Türkiye'nin Çinarlari - Pop müzigin "kadife sesli romantik prensi" Ömür GökselAli Korkmaz- 81 yasindaki Ömür Göksel: - "Amacim, son nefesime kadar sarki söylemek" - "Bekledigim hiçbir sey yok. Sadece mutlulugum bitmesin. Ne kadar nefes alirsam o kadar mutluyum"

Türkiye'nin Çinarlari - Pop müzigin "kadife sesli romantik prensi" Ömür GökselAli Korkmaz- 81 yasindaki Ömür Göksel:
- "Amacim, son nefesime kadar sarki söylemek"
- "Bekledigim hiçbir sey yok. Sadece mutlulugum bitmesin. Ne kadar nefes alirsam o kadar mutluyum"

IZMIR (AA) - ALI KORKMAZ - Türkiye'de popüler müzigin öncü isimlerinden olan ve "Kadife Sesli Romantik Prens" lakabiyla anilan 81 yasindaki Ömür Göksel, son nefesine kadar sarkilar söylemek istedigini söyledi.

Kültür, sanat, bilim, spor, siyaset ve is dünyasinin duayen isimlerini "Türkiye'nin Çinarlari" projesi kapsaminda fotograflayan Anadolu Ajansi (AA) ekibi, bu kapsamda Ömür Göksel ile Izmir'de bir araya geldi.

Ömür Göksel, AA muhabirine, annesinin konservatuvar mezunu oldugunu, bunun da etkisiyle daha okuma yazma ögrenmeden Italyanca ve Ingilizce sarkilar ezberleyip söyledigini belirtti.

Çocuklugunda sporla da ilgilendigini ifade eden Göksel, söyle konustu:

"Önceleri futbol oynuyordum. Sonra bir gün antrenmanda Yalçin Granit abi gördü beni, 'Ömür, ne kadar enteresan; kafan havada oynuyorsun. Bana bir playmaker, oyun kurucu lazim.' dedi. 'Yalçin abi hiç basketbol oynamadim.' dedim. 'Genç takimda sana sans verecegim.' dedi. Sonra basketbola basladim, Galatasaray genç takiminda 5 yil sampiyon olduk üst üste. Ben o takimin kaptanligini yaptim. O takimda Kerem Tunçeri'nin babasi Haluk Tunçeri, ünlü spiker Tuna Hus, profesör Nur Danismend vardi. Bunlar milli basketbolcu oldular."

- Arkadaslarinin basvurusuyla gelen birincilik

Sesini begenen takim arkadaslarinin, bir müzik yarismasina ismini kendisine haber vermeden yazdirdigini anlatan Göksel, söyle devam etti:

"Ben müzik yarismasini dinlemeye gitmistim fakat soyunma odasinda dus yaparken sarki söyledigim için 'Ömür, sesin çok güzel, bir müsabakaya girsen.' gibi laflar ediyorlardi. Ben de saka yapiyorlar zannetmistim. Baktim ismimi yazdirmislar, hosuma gitti tabii bu ama çekindim, 'Acaba sarki söylersem, begenilir miyim?' diye. Baktim kis kis gülüyor hepsi. Onlar hazirlamis bu komployu bana."

Göksel, yarismada 1960'li yillarda popüler olan "Till" isimli sarkiyi seslendirdigini ve birinci oldugunu ifade ederek, "Tabii çok sevindim, çok sasirtici oldu. Bütün orkestralar pesime düstü ama tabii okul vardi. Ben Almanya'ya gittim üniversite okumaya. Gerçi bitiremedim üniversiteyi ama iktisat okudum orada biraz." dedi.

- "Kadife Sesli Romantik Prens"

Türkiye'ye döndükten sonra askerligin ardindan yeniden müzikle ilgilendigini dile getiren Göksel, "Ankara'da ve Istanbul'da sarkilar söylerken herkes bana 'Prens gibi adam' gibi lakaplar takarken, 'Kadife Sesli Prens' dediler. O isim bana yapisti ve iste kadife sesli bir de üstelik buna romantik sarkilar söyledigim için 'Kadife Sesli Romantik Prens' oldu bu." diye konustu.

"Sevemem artik", "Yasadim mi öldüm mü anlayamadim" gibi sarkilara zirveye çiktigini ve bu süreçte 3 altin plak aldigini belirten Göksel, "Hatta 'Sevemem artik' bugün hala bütün Türkiye'de statlarda, iste 'I love you Hagi', 'Fener buraya', 'Kartal buraya'.... Herkes Ömür Göksel sarkisi söylüyor." dedi.

- "Ömür Göksel'i alkisliyorum ben de"

Göksel, daha sonra bir otel zincirinde aldigi teklifle yurt disina gittigini, kisa sürecegini düsündügü çalismanin 17 yil sürdügünü anlatarak, sözlerini söyle sürdürdü:

"Dönüp geldigimde bambaska bir nesille karsilastim. Cenk Koray, derdi ki bana hep, 'Ömür bir gittin, o senin için sana sevgili gözüyle bakanlarin hepsi anneanne oldu.' Acimasizca bana böyle takilirdi. Sonra gelip Ingilizce albümler yapmaya basladim. Bunlar bir anda 1 numara oldu. Simdi tabii 20 yasinda star olursunuz ama 60 yasindan sonra unutulmusken yeniden gelip 1 numara olmak her babayigidin isi degil. Orada Ömür Göksel'i alkisliyorum ben de."

- "Mutlu bir hayati var Ömür Göksel'in"

Artik daha çok caz sarkilari söyledigini, söz ve müzigi kendisine ait sarkilardan olusan bir plagi da bitirdigini belirten Göksel, söyle devam etti:

"Ask sarkilari söylüyorum; yine romantizmim üstümde. Artik amacim, son nefesime kadar sarki söylemek. Dünyanin en güzel seyi. Insanlari mutlu ediyorsunuz. Sizin sarkilarinizi mirildaniyorlar. Sokakta görenler 'Ömür Göksel' demeden evvel 'Beni hiç eden sensiz hayati' diyorlar. Bunlar çok güzel seyler tabii. Yillarin tortusu kalmis. Beni çok mutlu ediyor bunlar. Zaten mutlu bir hayatim var, evliligimde de mutlu bir insan oldum. Galatasaray'da spor yaptim, esim Galatasaray'in yüzme ve kürek takiminin sampiyonlarindandi; Hülya Göksel. Kizim 'Serenat' ismini aldi, oglum 'Sonat' ismini aldi. Üçüncü olsaydi herhalde 'Konçerto' falan koyacaktik ama iki çocuk yeter diye düsündük. Mutlu bir hayati var Ömür Göksel'in."

Göksel, geçmiste konserlerde kendisiyle sarki söyleyenlerle tekrar bir araya gelmenin çok mutluluk verdigini kaydederek, "Bekledigim hiçbir sey yok. Sadece mutlulugum bitmesin. Ne kadar nefes alirsam o kadar mutluyum." dedi.

- "Ezberledigim sarkilar sag cebimde dururdu"

Gençliginde sarki sözlerini yazdigi kagitlari cebinde tasidigini anlatan Göksel, hatiralarindan olusan kitabinin ismini de bundan dolayi "Cebimde Sakli Sarkilar" olarak belirledigini ifade ederek, sunlari söyledi:

"Ezberlemedigim sarkilar sag cebimde dururdu. Ezberledigim sarkilar, terfi edip sol cebime geçerdi. Annecigim de pantolonumu ütülediginde ezberlemedigim sarkilari yine sag cebime yerlestirir, ezberledigim sarkilari da sol cebime koyardi. Onun için buradan hareket ederek 'Cebimde Sakli Sarkilar' dedim. Ben hiç düsünmemistim o kagit parçalarinin günün birinde banknota dönüsecegini. Onlar bana para kazandirdi."