Prof. Dr. Sözbilir'den Kahramanmaras ve Hatay depremlerine iliskin degerlendirme:Hüseyin Bagis- "Bu tür büyük ölçekli, çok segmentli kirilma dedigimiz mekanizma dünyada birkaç yerde gözlenmis ama bu ölçekte son 100 yilda ender depremlerden biri olarak kayitlara geçmis oldu"
IZMIR (AA) - Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Arastirma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Kahramanmaras'in Pazarcik ve Elbistan ile Hatay'in Defne ilçesi merkez üslü yasanan depremlerin çok segmentli kirilmaya örnek oldugunu, son 100 yilda bu ölçekte gerçeklesen ender depremler olarak kayitlara geçtigini söyledi.
Sözbilir, Jeoloji Mühendisleri Odasi Izmir Subesi'nce düzenlenen "6-20 Subat Maras ve Antakya Depremleri Bize Ne Diyor?" konulu çevrim içi egitime katildi.
6 Subat'ta 7,7 büyüklügündeki Pazarcik ile 9 saat sonra 7,6 büyüklügündeki Elbistan merkezli depremlerin ardindan 20 Subat'ta Defne merkezli 6,4 büyüklügünde bir ana deprem yasandigini hatirlatan Sözbilir, depremlerin ardindan bölgede farkli dallardan birçok bilim insaniyla çalismalar yaptiklarini ifade etti.
Depremleri degerlendiren Sözbilir, sunlari kaydetti:
"Birinci depremde Pazarcik, Amanos, Erkenek ve Narli segmenti birbirini tetikleyecek sekilde çok kisa sürede kirilarak 7,7 büyüklügündeki depremi olusturdu. Bundan 9 saat sonra da Sürgü Fayi bir transfer niteliginde çalisarak oradaki stresi yan taraftaki faylara iletti ve Dogansehir ve Çardak fayi birlikte kirilarak 7,6 büyüklügündeki depremi meydana getirdi. Özellikle ilk depremde ciddi anlamda yikim olmustu ama ikinci depremde, ilk depremde yikilmayan binalar da yikildi. 20 Subat'ta ana depremler sinifinda degerlendirilen üçüncüsü Defne'de 6,4 büyüklügünde bir deprem daha oldu. Bu tür büyük ölçekli, çok segmentli kirilma dedigimiz mekanizma dünyada birkaç yerde gözlenmis ama bu ölçekte son 100 yilda ender depremlerden biri olarak kayitlara geçmis oldu. Bölgede, bu sistemin içerisinde henüz kirilmamis çok sayida fay parçasi da var."
Sözbilir, bölgede yaptiklari zemin ölçümlerinde 7,7 büyüklügündeki depremin 7,3 metre, 7,6 büyüklügündeki ikinci depremin de 6,6 metre uzunlugunda yer degistirmelere neden oldugunu saptadiklarini söyledi.
- Can ve mal kaybini arttiran nedenler
Sözbilir, depremden sonra çesitli üniversitelerden farkli dallardaki bilim insanlarinin çalismalari sonucu ortaya konan görüslerin hemen hemen ortak oldugunu dile getirdi.
Diri fay üzerinde yapilasma, zemin sivilasmasi ve yapi denetimi yetersizliginin can ve mal kaybini arttiran nedenler olarak dikkat çektigini kaydeden Sözbilir, sözlerini söyle sürdürdü:
"Yapi denetimi yetersizligi çok önemli bir parametre olarak karsimiza çikti. Jeolojik zemin etütlerindeki denetim yetersizligi, yapinin yapilma sirasindaki ve bittikten sonraki denetim yetersizligi günümüzde en çok konusulan konulardan bir tanesi oldu. Bana göre Türkiye'de yapi denetimi ciddi anlamda çökmüs durumda. Mutlaka bunun düzeltilmesi gerekiyor diye düsünüyorum."