Arakanli Müslümanlar vatandasliktan çikarildigi için afetlere karsi savunmasiz kaliyorHalil Ibrahim Medet- Arakanli Müslüman haklari aktivisti ve Özgür Rohingya Koalisyonu kurucularindan Nay San Lwin:- "Arakanli Müslümanlara hareket özgürlügü taninmiyor. En azindan hareket özgürlügüne sahip olsalardi Mocha Kasirgasi'ndan kaçmak için güvenli bir yer bulabilirlerdi. Bu sayede birçok hayat kurtarilabilirdi"- "(Kasirganin ardindan) Insanlar açliktan ölüyor, bu durum devam ederse, baska bir felaket
ISTANBUL (AA) - HALIL IBRAHIM MEDET - Myanmar'in Arakan eyaletinde 14 Mayis'ta meydana gelen Mocha Kasirgasi'nin ardindan Birlesmis Milletler (BM) tarafindan "En çok zulüm gören topluluk" olarak tanimlanan Arakanli Müslümanlarin (Rohingya) 1982'de vatandaslik haklari ellerinden alindigi için insani yardima ve güvenli yerlere ulasamadigi belirtiliyor.
Arakanli Müslüman haklari aktivisti ve Özgür Rohingya Koalisyonu kurucularindan Nay San Lwin, AA muhabirine, Myanmar ve Banglades'te, 14 Mayis'ta meydana gelen Mocha Kasirgasi'nin ardindan Arakanli Müslümanlarin maruz kaldigi ayrimcilik nedeniyle insani yardima ulasamamalari ve felaketten daha çok etkilenmelerini degerlendirdi.
Lwin, Arakanli Müslümanlarin 1982'de yeni vatandaslik yasasinin yürürlüge girmesine kadar tüm vatandaslik haklarindan yararlandigini belirterek, su ifadeleri kullandi:
"O zamandan beri, vatandasligi olmayan ve yetkililer tarafindan sistematik olarak hedef alinan Arakanli Müslümanlar esasen açik hava hapishanesinde yasiyor. Arakanli Müslümanlara hareket özgürlügü taninmiyor. En azindan hareket özgürlügüne sahip olsalardi bu güçlü kasirgadan kaçmak için güvenli yer bulabilirlerdi. Bu sayede birçok hayat kurtarilabilirdi. Kasirgadan sonra bile temel ihtiyaçlarini bulabilecekleri alanlara hala ulasamiyorlar. Simdi ne zaman geleceginden emin olamadan insani yardim için bekliyorlar. Askeri yönetim ise Arakanli Müslümanlara vatandasligini iade etmeyi veya temel insan haklarini saglamayi düsünmüyor."
- "Myanmar askeri yönetimi uluslararasi kuruluslara izin vermiyor"
Myanmar'in, Banglades'i de etkisi altina alan Mocha Kasirgasi'ndan daha çok zarar gördügünü kaydeden Lwin, felaketten Myanmar'da 30 bin siginmacinin etkilendigini ve yüzlerce Arakanli Müslüman'in yasamini yitirdigini, birçogunun ise hala kayip oldugunu söyledi.
Lwin, Arakan eyaletinin baskenti Sittwe'deki tüm Arakanli Müslümanlarin kasirgadan etkilendigine dikkati çekerek, "Mülteci kamplari yüzde 90 yok oldu. Zorluklar çok büyük. Arakanli Müslümanlarin acil insani yardima ihtiyaci var ancak Myanmar askeri yönetimi uluslararasi kuruluslarin afetten etkilenen bölgelere girmesine izin vermiyor." dedi.
Sittwe'deki Arakanli Müslümanlarin 2012'den bu yana kamplara kapatilarak ayrilmalarina izin verilmedigini dile getiren Lwin, toplama kamplarini andiran bu bölgelerde egitim ve saglik hizmetlerine erisimin sinirli oldugunu anlatti.
Lwin, kasirgadan sadece birkaç saat önce Myanmar askeri yönetiminin, Arakanli Müslümanlara kamplari bosaltma talimati verdigini ancak herhangi bir ulasim araci veya daha güvenli bir yer saglamadigini aktararak, bunun birçok "masum" kisinin hayatini kaybetmesiyle sonuçlanan trajediye dönüstügünü belirtti.
Kasirga sonrasinda insanlarin açik alanda kaldigina ve yiyecek, ilaç gibi acil ihtiyaçlari bulmakta zorlandigina vurgu yapan Lwin, söyle devam etti:
"Su ana kadar yetkililerden herhangi bir yardim gelmedi. Insanlar açliktan ölüyor. Bu durum devam ederse, baska bir felakete daha yol açacak. Myanmar'da vatandasligi olmayan insanlar felçli hastalara benziyor. Arakanli Müslümanlar, vatandasliklari olmadigi için asla Myanmar'daki diger etnik gruplarla ayni firsatlara sahip degil. Ordu, Myanmar'in Rohingya nüfusunu yok etmeye çalisiyor ve bunun sonucunda bir milyondan fazla Rohingya, Banglades'e siginmaya çalisiyor. Askeri yönetim kasten bu kasirga sirasinda kayiplara neden oldu. Kasirgadan günler önce Arakanli Müslümanlarin tahliyesine izin verilseydi, kayiplar üzerindeki etki önemli ölçüde daha az olurdu. Yönetim kasitli olarak insanlarin ölmesine göz yumdu."
- "Askeri yönetim bagislarin ulasmasini engelliyor"
Lwin, insani yardim kuruluslari ve uluslararasi toplumun bagislarinin magdurlara ulasmasi için dogrudan Sittwe'deki Arakanli Müslümanlara göndermesi gerektiginin altini çizerek, eger gönderilen yardimlar askeri yönetimin eline geçerse bunlarin hayatta kalanlara ulasmayacagini ifade etti.
Insan haklari savunucularinin, Arakanli Müslümanlara karsi islenen suçlara karsi yürüttügü çalismalara uluslararasi toplumdan gelen yanitin yetersiz olduguna isaret eden Lwin, "Askeri yönetimden ne adalet ne de taninma bekleriz. Askeri yönetim, Myanmar'da bölgeyi kontrol edip iktidarda kaldigi sürece Rohingyalar veya Myanmar halki için durum düzelmeyecek." degerlendirmesinde bulundu.
Lwin, 2012'de Arakanli Müslümanlarin terk etmeye zorlandiklari evlerine dönmelerine izin verilmedigini hatirlatarak, sözlerini su sekilde tamamladi:
"Bütün kamplar yerle bir edildi. Bu insanlar 11 yildir kamplarda bulunduklari için bir daha kamplara yerlestirilmemeli. Askeri yönetim bu konuda merhamet göstermiyor. 2012'de evlerini terk etmeye zorlandiklari için asil yerlerine geri dönmelerine izin verilmiyor. Bunun yerine yeniden kamplara geri yerlestirilecekler. Uluslararasi toplumdan cuntaya karsi baski uygulamamiz gerekiyor. Bu yüzden uluslararasi toplumun destegi Arakanli Müslümanlar da dahil olmak üzere Myanmar halki üzerindeki askeri diktatörlügü ortadan kaldirma ve sistemik degisim getirme konusunda yardim etmeye yönelik olmali."
- Mocha Kasirgasi
14 Mayis'ta meydana gelen Mocha Kasirgasi'nin ardindan arama kurtarma çalismalarinda 5 kisinin cansiz bedenine ulasilmisti.
Siddetli yagmur ve sele yol açan 5. kategori olarak belirlenen Mocha Kasirgasi nedeniyle ülkenin bati kiyisindaki Arakan eyaletinde "acil durum" ilan edilmisti.
Banglades ve Myanmar'da kasirga nedeniyle sahil kesimlerindeki yüz binlerce kisi tahliye edilmisti.
Tahliyeler devam ederken halka, sahil bölgelerinden uzak durmalari çagrisi yapilmisti.
Myanmar'da 2008'deki Nargis Kasirgasi'nda 135 bin kisi yasamini yitirmisti.