AK Parti'den CHP'ye söz | 9'uncu Yargı Paketi'nden etki ajanlığı çıkartıldı

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, 9’uncu Yargı Paketi taslağı içinde yer alacağı söylenen Etki Ajanlığı düzenlemesinin AK Parti ile varılan anlaşma uyarınca kanun teklifinden çıkarılacağını açıkladı. Emir, "Mutlulukla geldiğimiz noktada 9'uncu Yargı Paketi'nde bunun yer almayacağı sözü bize verildi. Biz de bundan mutlu olduk." dedi.Meclis'te parlamento muhabirleriyle bir araya gelen CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. AK Parti'nin hazırlıklarını sürdürdüğü 9'uncu Yargı Paketi'nin içeriğine ilişkin değerlendirmesi sorulan Emir, taslak içerisinde asla kabul edemeyecekleri bazı hükümlerin yer aldığını, bunların başında da "etki ajanlığı" maddesinin geldiğini söyledi. Etki ajanlığının, sınırları belli ve öngörülebilir olmayan bir madde olarak karşılarına çıktığını ifade eden Emir, "Bunun savcılara bir 'maymuncuk' olarak verildiği ve savcıların gerektiğinde istedikleri kapıyı onunla açabilecekleri, istediklerini yargılayabilecekleri, istediklerini tutuklayabilecekleri ve 'sen devletin aleyhine çalışıyorsun' diyebilecekleri bir alan yaratıyordu. Hukuk devletinde böylesine öngörülemez, belirliliği olmayan ceza maddeleri olamaz." diye konuştu. "SÖZÜ VERİLDİ" Ceza maddelerinin sınırları belli, kesin, açık, öngörülebilir olması gerektiğini belirten Emir, "Mutlulukla geldiğimiz noktada 9'uncu Yargı Paketi'nde bunun yer almayacağı sözü bize verildi. Biz de bundan mutlu olduk. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un en önemli kolonlarından biri olan 'zorlama hapsi'nin de kaldırılacağı, kadın haklarında bir geriye gidiş olacağı kaygısı da oluşmuştu. O konunun da yer almayacağı sözü verildi. Biz bu gelişmeden memnunuz." sözlerini sarf etti. Meclis'in çalışma takvimine ilişkin soru üzerine Emir, "Şu andaki kararlılık temmuz sonuna kadar Meclis'in çalışacağı yönünde. Bizim buna bir itirazımız yok. Bizim niyetimiz temmuz sonuna kadar özellikle çıkması beklenen temel yasaların çıkmasıdır. Çalışanların şartlarının düzeltilmesi, özlük haklarının iyileştirilmesi noktasında biz de katkı vermeye devam ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu. "ETKİLERİ BİRÇOK ALANDA GÖRÜLEBİLİR" Emir, 9. Yargı Paketi'ndeki tartışmalı maddelerden vazgeçilmesi noktasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in görüşmesinin bir etkisinin olup olmadığına ilişkin soruya şu karşılığı verdi: "Sayın Genel Başkanımızın, Sayın Cumhurbaşkanı ile iki defa görüşmüş olması, bizim 'normalleşme süreci' olarak tarif ettiğimiz, halkın gerçek gündeminin masa üstüne gelmesi ve bunların çözüm yolları ile birlikte Sayın Cumhurbaşkanının önüne konması çok değerli. Bu görüşmenin kendisi bile başlı başına anlamlı. Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ile birinci partisinin Genel Başkanının bu kadar sorun varken yan yana gelmemesi, sorunları baş başa konuşmaması elbette düşünülemez. Bu değerlidir. Bunun bu süreçle ilişkilendirilmesi gibi dünkü bu gelişmeye katkı vermesi elbette mümkün. Birçok alanda etkilerinin görülebileceğini düşünüyorum ve umuyorum. İstişareler, oradaki görüşmeler, atılan kimi adımlar ya da henüz atılmayan ama umutla beklediğimiz adımlar Türkiye'ye dalga dalga yayılır. Parlamentoda, bakanlıklarda, alt seviyelerde mutlaka bir karşılık bulacaktır."

AK Parti'den CHP'ye söz | 9'uncu Yargı Paketi'nden etki ajanlığı çıkartıldı
AK Parti'den CHP'ye söz | 9'uncu Yargı Paketi'nden etki ajanlığı çıkartıldı

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, 9’uncu Yargı Paketi taslağı içinde yer alacağı söylenen Etki Ajanlığı düzenlemesinin AK Parti ile varılan anlaşma uyarınca kanun teklifinden çıkarılacağını açıkladı. Emir, "Mutlulukla geldiğimiz noktada 9'uncu Yargı Paketi'nde bunun yer almayacağı sözü bize verildi. Biz de bundan mutlu olduk." dedi.

Meclis'te parlamento muhabirleriyle bir araya gelen CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı. AK Parti'nin hazırlıklarını sürdürdüğü 9'uncu Yargı Paketi'nin içeriğine ilişkin değerlendirmesi sorulan Emir, taslak içerisinde asla kabul edemeyecekleri bazı hükümlerin yer aldığını, bunların başında da "etki ajanlığı" maddesinin geldiğini söyledi. Etki ajanlığının, sınırları belli ve öngörülebilir olmayan bir madde olarak karşılarına çıktığını ifade eden Emir, "Bunun savcılara bir 'maymuncuk' olarak verildiği ve savcıların gerektiğinde istedikleri kapıyı onunla açabilecekleri, istediklerini yargılayabilecekleri, istediklerini tutuklayabilecekleri ve 'sen devletin aleyhine çalışıyorsun' diyebilecekleri bir alan yaratıyordu. Hukuk devletinde böylesine öngörülemez, belirliliği olmayan ceza maddeleri olamaz." diye konuştu. "SÖZÜ VERİLDİ" Ceza maddelerinin sınırları belli, kesin, açık, öngörülebilir olması gerektiğini belirten Emir, "Mutlulukla geldiğimiz noktada 9'uncu Yargı Paketi'nde bunun yer almayacağı sözü bize verildi. Biz de bundan mutlu olduk. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un en önemli kolonlarından biri olan 'zorlama hapsi'nin de kaldırılacağı, kadın haklarında bir geriye gidiş olacağı kaygısı da oluşmuştu. O konunun da yer almayacağı sözü verildi. Biz bu gelişmeden memnunuz." sözlerini sarf etti. Meclis'in çalışma takvimine ilişkin soru üzerine Emir, "Şu andaki kararlılık temmuz sonuna kadar Meclis'in çalışacağı yönünde. Bizim buna bir itirazımız yok. Bizim niyetimiz temmuz sonuna kadar özellikle çıkması beklenen temel yasaların çıkmasıdır. Çalışanların şartlarının düzeltilmesi, özlük haklarının iyileştirilmesi noktasında biz de katkı vermeye devam ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu. "ETKİLERİ BİRÇOK ALANDA GÖRÜLEBİLİR" Emir, 9. Yargı Paketi'ndeki tartışmalı maddelerden vazgeçilmesi noktasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in görüşmesinin bir etkisinin olup olmadığına ilişkin soruya şu karşılığı verdi: "Sayın Genel Başkanımızın, Sayın Cumhurbaşkanı ile iki defa görüşmüş olması, bizim 'normalleşme süreci' olarak tarif ettiğimiz, halkın gerçek gündeminin masa üstüne gelmesi ve bunların çözüm yolları ile birlikte Sayın Cumhurbaşkanının önüne konması çok değerli. Bu görüşmenin kendisi bile başlı başına anlamlı. Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ile birinci partisinin Genel Başkanının bu kadar sorun varken yan yana gelmemesi, sorunları baş başa konuşmaması elbette düşünülemez. Bu değerlidir. Bunun bu süreçle ilişkilendirilmesi gibi dünkü bu gelişmeye katkı vermesi elbette mümkün. Birçok alanda etkilerinin görülebileceğini düşünüyorum ve umuyorum. İstişareler, oradaki görüşmeler, atılan kimi adımlar ya da henüz atılmayan ama umutla beklediğimiz adımlar Türkiye'ye dalga dalga yayılır. Parlamentoda, bakanlıklarda, alt seviyelerde mutlaka bir karşılık bulacaktır."