Citroen Üst Yöneticisi Thierry Koskas, Türkiye'de otomotiv basiniyla bulustu:Abdulselam Durdak-"Türkiye bizim için ikinci en büyük pazar. Bu demektir ki biz Türkiye'ye hacim ve tahsis açisindan ikinci büyüklükteki pazara nasil davranilirsa öyle davranacagiz. Yani Fransa'dan sonra bizim en çok araç saglayacagimiz, en çok hizmet edecegimiz pazar olacaktir"-"(Türkiye'de üretim konusu) Çok uzun konusmayacagim bu konuda. Hafif ticari araç üretimi yapilabilir diye karar verilmisti. 'Citroen'in yarari
ISTANBUL (AA) - Citroen Üst Yöneticisi (CEO) Thierry Koskas, Türkiye'nin kendileri için ikinci en büyük pazar oldugunu belirterek, "Bu demektir ki biz Türkiye'ye hacim ve tahsis açisindan ikinci büyüklükteki pazara nasil davranilirsa öyle davranacagiz. Yani Fransa'dan sonra bizim en çok araç saglayacagimiz, en çok hizmet edecegimiz pazar olacaktir." dedi.
Citroen'in yeni CEO'su Koskas, göreve atanmasinin ardindan Türkiye'ye gerçeklestirdigi ziyaret kapsaminda, Citroen Türkiye Genel Müdürü Selen Alkim'in da katilimiyla düzenlenen basin sohbet toplantisinda konustu.
Koskas, Türkiye'nin marka için önemli bir pazar oldugunu, buradaki isi anlamak, ögrenmek, sonuçlari görmek, ülkedeki ekiple bir araya gelmek, ekibi nasil destekleyebilecegini ögrenmek için mümkün oldugunca çabuk gelmek istedigini belirtti.
Marka için böylesi olaganüstü sonuçlari Türkiye'de görmenin çok çok memnun edici oldugunu vurgulayan Koskas, konusmasinin ardindan basin mensuplarinin sorularini yanitladi.
Thierry Koskas, dünya genelinde Türkiye gibi hizli büyüyen bir pazar olup olmadigi sorusu üzerine, "Elbette biliyoruz ki Türkiye pazari dalgalanmalarla dolu olabiliyor ve burada biz çok güzel bir pazarin keyfini sürüyoruz. Muhtemelen 1 milyonluk pazardan pek uzak olmayan bir bölgeden bahsediyoruz ve bu da çok çok iyi bir sey. Evet, benzeri pazarlar dünyanin farkli yerlerinde de var." diye konustu.
Koskas, her halükarda üretimi buna adapte etmeleri gerektigini dile getirerek, "Yine Türkiye'ye tahsis ettigimiz hacmi buna göre ayarlamamiz gerekiyor. Son derece güçlü bir pazar oldugu için ona göre hareket etmeliyiz. Özellikle de sundan dolayi, Citroen'in performansi çok iyi ve biliyorum ki bugün otomobil eksikligi/bulunabilirlik sorunu var. Pek çok otomobil hattinda ayni sey geçerli. Yani olmak istedigimiz düzeyde degiliz. Çok daha fazla otomobilimizin olmasini isterdik. Bugün de bunu konustuk. Özellikle çok basarili birtakim otomobil hatlarinda, mesela C4 X bizim yeni modelimiz ya da hafif ticari araçlarda çok yüksek talep var." ifadelerini kullandi.
- "Türkiye'deki operasyonlar basarili ve talep yüksek"
"Benim isim, görevim, Citroen'in Türkiye'de daha fazla otomobile kavusmasini saglamak." diyen Koskas, söyle devam etti:
"Senenin ikinci kisminda, daha fazla otomobilin Türkiye'ye tahsis edilecegini göreceksiniz. Aslinda bazi kararlar da verdik, örnegin C4 X'in üretildigi Ispanya fabrikasinda üretimi artiracagiz ve bu dogrudan Türkiye'ye yarar saglayacak. Bu tarz kararlar veriyoruz. Ayni zamanda bir de söyle bir sey yapacagiz, üretim hacmini Türkiye ile Avrupa ülkeleri ve belki diger ülkeler arasinda bölüstürdügümüzde Türkiye'ye avantaj saglayacagiz. Çünkü Türkiye'deki operasyonlar basarili ve talep yüksek. Çünkü Selen'in yönettigi ekip kanitladi ki olaganüstü bir is çikariyorlar. Iste bu yüzden ülkeler arasindaki hacim bölüstürmesini yaptigimizda her zaman Türkiye'ye öncelik taniyacagiz. Bunu yapacagiz. Ümit ediyorum, önümüzdeki aylarda bütün Citroen satin almak isteyen müsterilere ki oldukça fazla sayidalar, hizmet edecegiz ve ihtiyaçlarini karsilayacagiz."
Thierry Koskas, Avrupa'ya ve Türkiye'ye yapilacak tahsisatin nasil paylastirilacagina da deginerek, "Türkiye bizim için ikinci en büyük pazar. Bu demektir ki biz Türkiye'ye hacim ve tahsis açisindan ikinci büyüklükteki pazara nasil davranilirsa öyle davranacagiz. Yani Fransa'dan sonra bizim en çok araç saglayacagimiz, en çok hizmet edecegimiz pazar olacaktir. Yani buranin ikinci en büyük pazar olma niteligini sürdürmesini istiyoruz. Bu arada Citroen'in birinci pazari Türkiye olursa o zaman isimiz zor. Çünkü Fransa'nin satis adetleri çok yukarida ama ikinci en büyük pazar olmak gerçekten olaganüstü bir basari. O yüzden Türkiye'nin avantajli ülke olmasini temin edecegiz." seklinde konustu.
- "Duyurulan karar disinda baska bir açiklama yapamayacagim"
Koskas, Citroen'in Türkiye'de üretim yapma planlarina iliskin de bilgi verdi. Markanin önceki üst yöneticisinin "80 bin adedin üzerinde ya da seviyesinde bir satis olursa, Türkiye'de bir üretim gündeme gelebilir." seklindeki degerlendirmesinin sorulmasi üzerine Koskas, "Çok uzun konusmayacagim bu konuda. Hafif ticari araç üretimi yapilabilir diye karar verilmisti. 'Citroen'in yararina olur' denildi. Bunun geri kalani için su anda bir plan yok, gelecekte görecegiz. Yani bu karar disinda baska bir yorum yapamiyorum. Yani duyurulan karar disinda baska bir açiklama yapamayacagim." ifadelerini kullandi.
Türkiye'deki elektrikli otomobile olan ilgiye iliskin ise Koskas, "Bizim özellikle son haftalarda, son aylarda gözlemleyebildigimiz sey, Türkiye'de çok güçlü bir elektrikli araç büyümesi var ve bu çok ilginç bir sey. Bu hala pazarin marjinal ve kisitli bir kismini temsil ediyor ama çok ciddi bir sekilde büyüdügünü görüyoruz ve bu son derece ilginç bir gelisme." dedi.
Koskas, yakin gelecekte Citroen'e gelen elektrikli araçlarda giderek artan bir hacim görülecegine isaret ederek, markanin pazardaki bu yeni ilerlemesinin hareketin bir parçasi olmasini çok istediklerini söyledi.
Thierry Koskas, özellikle elektrikli araç satislarini Türkiye piyasasinda özendireceklerini ve artirmaya çalisacaklarini vurgulayarak, "Bu çok büyük bir firsattir. Bu talep müsterinin talebi. Simdiden ülkenin dört bir yaninda elektrikli araçlar için istasyonlar kuruldu. Bu çok güzel bir sey. Elektrikli araçlarda vergi avantaji, müsteriler için çok ilginç bir konu. Dolayisiyla biz buradaki çabalarimizi yogun bir sekilde sürdürecegiz. Temiz araçlar satilsin istiyoruz. Citroen Türkiye'de elektrikli araçlarini satacaktir." açiklamasini yapti.
- "Kur bugün bu sekilde ilerliyor ama üzerinde çalisiyoruz"
Selen Alkim da kur konusunda yasanan gelismelerin fiyatlara nasil yansiyacagina ve otomotiv pazarinin gidisatina iliskin degerlendirmelerde bulundu.
Kurdaki gelismeleri yakindan takip ettiklerini vurgulayan Alkim, "Sürekli olarak kontrol ediyoruz. Kur, çok hizli bir sekilde artiyor. Ekipler çalisiyor. Biraz sakin olmak lazim. Kur bugün bu sekilde ilerliyor ama üzerinde çalisiyoruz. Sakince, pazari durdurmadan, müsteriyi kaybetmeden, zarar vermeden, uygun fiyat pozisyonuna bakarak çalisacagiz." dedi.
Otomotiv pazarinda salgindan beri ertelenen bir talep olduguna dikkati çeken Alkim, sunlari kaydetti:
"Aslinda biz hep 'Türkiye pazari 1 milyon seviyesini görmeyi çoktan beridir hak ediyor.' dedik. Çünkü baktiginiz zaman bin kisiye düsen otomobil sayisi 169 adettir. Yani potansiyelin çok gerisindeyiz. Diger taraftan pazarin ilk 5 aylik ritmi bu sekilde giderse 1,3-1,5 milyona ulasacak gibi görünüyor. Biz Stellantis Grubu olarak hep iyimserizdir. Dolayisiyla revize yaparken hep iyimser bakariz. Ekonomide herhangi bir daralmaya karsin da ihtiyatli olmak durumundayiz tabii ki. 1,5 milyon seviyesinde pazar olmasa, daralsa bile, biz aslinda grup olarak, pazarin 900 binin bir miktar üzerinde olacagini öngörüyoruz. Buna göre planlarimizi yaptik. Buna göre bugünkü bütün toplantilarimizda adet istedik. Iyimseriz pazarla ilgili. Elbette ki kura bagli olarak yükselme ya da düsüsler olacaktir. Ama 1,5 milyon seviyesinde olmasa bile pazarin ilk 5 ayinda büyük bir çogunlugunu yakaladik. Seneyi 900 binin üzerine bitiririz gibi duruyor."