Alzheimer hakkında yeni teori: Beyin hastalığı olmayabilir!

Alzheimer hastalığının tedavi ve neyin sebep olduğunu hâlâ tam olarak bilmezken Scince Alert’te yayınlanan bir makalede, Alzheimer hastalığının klasik olarak kabul edildiği gibi bir beyin hastalığı olmayabileceği, bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması anlamına gelen otoimmün hastalık olabileceği öne sürüldü.Bilim insanları, Alzheimer hastalığı üzerinde yıllardır süren araştırmalarında beta-amiloid adı verilen proteinin beyne zarar veren kümelerinin oluşumunu önlemeye odaklandılar. Ancak bu yaklaşım, şu ana kadar başarılı bir tedaviye dönüşmedi. Toronto Üniversitesi Sağlık Ağı'na bağlı Krembil Beyin Enstitüsü'ndeki araştırmacılar, Alzheimer hastalığını yeniden değerlendiren bir teori geliştirdi.Araştırmacılar, Alzheimer'ın beyin hastalığı olmayabileceğini, beynin içindeki bağışıklık sisteminin bir bozukluğu olduğunu öne sürdü. Beyindeki bağışıklık sistemi, yaraları onarmak ve enfeksiyonlara karşı mücadele etmek için çalışır. Ancak, beta-amiloid proteininin beyin hücrelerine istemsizce saldırarak Alzheimer'a yol açtığı düşünülüyor. Bu süreçte, beyin hücreleri zararlı bakteri gibi algılanarak bağışıklık sistemi tarafından hedef alınıyor.Bu yeni teori ie Alzheimer bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması anlamına gelen Otoimmün hastalık sınıfına girebilir. Bu da  mevcut tedavi yöntemlerinin yetersiz kalabileceği anlamına geliyor.  Ayrıca otoimmün hastalıklarda kullanılan ilaçların Alzheimer üzerinde etkili olmayabileceği belirtiliyor. Ancak, beyindeki diğer bağışıklık düzenleyici yolları hedeflemenin hastalığa karşı yeni ve etkili tedavi yöntemlerine ulaşılmasına olanak sağlayabileceği düşünülüyor.Bunun yanı sıra, Alzheimer'ın başka teorileri de var. Bazı bilim insanları, hastalığın mitokondri adı verilen hücresel yapıların işlev bozukluğundan kaynaklandığını, bazıları ise ağız bakterilerinin suçlu olduğunu öne sürüyor. Diğer bir teori ise beyindeki metallerin anormal şekilde işlenmesinin hastalığa yol açabileceğini savunuyor.Alzheimer, dünya çapında 50 milyondan fazla insanı etkileyen bir halk sağlığı krizi olarak kabul ediliyor. Her üç saniyede bir yeni bir teşhis konan bu hastalık, yenilikçi araştırmalar ve yeni tedavi yaklaşımlarına ihtiyaç duyuyor. Alzheimer'ın nedenlerini ve tedavi yöntemlerini anlamak, hastalıkla yaşayan insanlara ve ailelerine yardımcı olmak açısından büyük önem taşıyor.

Alzheimer hakkında yeni teori: Beyin hastalığı olmayabilir!
Alzheimer hakkında yeni teori: Beyin hastalığı olmayabilir!

Alzheimer hastalığının tedavi ve neyin sebep olduğunu hâlâ tam olarak bilmezken Scince Alert’te yayınlanan bir makalede, Alzheimer hastalığının klasik olarak kabul edildiği gibi bir beyin hastalığı olmayabileceği, bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması anlamına gelen otoimmün hastalık olabileceği öne sürüldü.

Bilim insanları, Alzheimer hastalığı üzerinde yıllardır süren araştırmalarında beta-amiloid adı verilen proteinin beyne zarar veren kümelerinin oluşumunu önlemeye odaklandılar. Ancak bu yaklaşım, şu ana kadar başarılı bir tedaviye dönüşmedi. Toronto Üniversitesi Sağlık Ağı'na bağlı Krembil Beyin Enstitüsü'ndeki araştırmacılar, Alzheimer hastalığını yeniden değerlendiren bir teori geliştirdi.
Araştırmacılar, Alzheimer'ın beyin hastalığı olmayabileceğini, beynin içindeki bağışıklık sisteminin bir bozukluğu olduğunu öne sürdü. Beyindeki bağışıklık sistemi, yaraları onarmak ve enfeksiyonlara karşı mücadele etmek için çalışır. Ancak, beta-amiloid proteininin beyin hücrelerine istemsizce saldırarak Alzheimer'a yol açtığı düşünülüyor. Bu süreçte, beyin hücreleri zararlı bakteri gibi algılanarak bağışıklık sistemi tarafından hedef alınıyor.
Bu yeni teori ie Alzheimer bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması anlamına gelen Otoimmün hastalık sınıfına girebilir. Bu da  mevcut tedavi yöntemlerinin yetersiz kalabileceği anlamına geliyor.  Ayrıca otoimmün hastalıklarda kullanılan ilaçların Alzheimer üzerinde etkili olmayabileceği belirtiliyor. Ancak, beyindeki diğer bağışıklık düzenleyici yolları hedeflemenin hastalığa karşı yeni ve etkili tedavi yöntemlerine ulaşılmasına olanak sağlayabileceği düşünülüyor.
Bunun yanı sıra, Alzheimer'ın başka teorileri de var. Bazı bilim insanları, hastalığın mitokondri adı verilen hücresel yapıların işlev bozukluğundan kaynaklandığını, bazıları ise ağız bakterilerinin suçlu olduğunu öne sürüyor. Diğer bir teori ise beyindeki metallerin anormal şekilde işlenmesinin hastalığa yol açabileceğini savunuyor.
Alzheimer, dünya çapında 50 milyondan fazla insanı etkileyen bir halk sağlığı krizi olarak kabul ediliyor. Her üç saniyede bir yeni bir teşhis konan bu hastalık, yenilikçi araştırmalar ve yeni tedavi yaklaşımlarına ihtiyaç duyuyor. Alzheimer'ın nedenlerini ve tedavi yöntemlerini anlamak, hastalıkla yaşayan insanlara ve ailelerine yardımcı olmak açısından büyük önem taşıyor.