Depreme karsi sigorta yaptirmak hayati önem tasiyorFatma Eda Topcu- Ray Sigorta Üst Yöneticisi Koray Erdogan: - "2 milyon 310 bin adet konut bulunan 11 ildeki DASK sigortalilik oranlarina baktigimizda bölgedeki 1 milyon 119 bin konut sigortasiz. Konut sigortasi orani ise sadece yüzde 21, yani 485 bin konutun sigortasi bulunuyor"
ISTANBUL (AA) - Ray Sigorta Üst Yöneticisi (CEO) Koray Erdogan, Kahramanmaras merkezli depremlerin ardindan sigortanin daha da önem kazandigini belirterek, "Ne zaman ve nerede meydana gelecegi belli olmayan deprem gerçegine karsi önemli bir rol üstlenen sigorta, yaralarin hizla sarilip hayatin yeniden normale dönmesini sagliyor." ifadelerini kullandi.
Ray Sigorta'dan yapilan açiklamaya göre, yüzyilin afeti olarak nitelendirilen Kahramanmaras merkezli depremlerden sonra, sigortanin önemi yeniden gündeme geldi.
Aktif fay hatlarinin geçtigi Türkiye topraklarinda deprem riskine karsi sigorta yaptirmak hayati önem tasiyor.
Açiklamada görüslerine yer verilen Ray Sigorta CEO'su Koray Erdogan, ne zaman ve nerede meydana gelecegi belli olmayan deprem gerçegine karsi önemli bir rol üstlenen sigortanin, yaralarin hizla sarilip hayatin yeniden normale dönmesini sagladigina isaret etti.
1999 yilinda yasanan deprem felaketinin ardindan zorunlu hale getirilen deprem sigortasinin (ZDS), deprem ve deprem nedeniyle meydana gelen yangin, infilak, tsunami ve yer kaymasi sonucu binada olusan maddi zararlari poliçedeki limitler dahilinde karsiladigina dikkati çekerek, sunlari kaydetti:
"Geçtigimiz yilin Kasim ayinda yapilan düzenlemeyle DASK'in bir konut için ödeyecegi azami teminat tutari iki katina çikarilarak 640 bin liraya yükseltilmisti. Ancak artan konut fiyatlari göz önüne alindiginda tazminat tutari hem sigortali binada meydana gelen zararin tamamini karsilayamiyor hem de poliçenin içerigi geregi sigortali konutta bulunan esyalarin ugrayacagi zararlar ile kira kaybi, manevi tazminat, hastane ve barinma gibi masraflar teminat disi kaliyor.
Iste bu noktada ev sahiplerinin istege bagli yaptirdigi konut sigortasi devreye girerek limiti asan kisim karsilaniyor. ZDS, deprem nedeniyle olusacak bina hasarlarini belirli limitler içerisinde öderken, konut sigortasinda yangin, deprem, hirsizlik, sel, su baskini, kisinin poliçeye eklettigi zarar görme riski bulunan esyalar ve pek çok risk sigortalinin belirttigi metrekare ve birimler üzerinden belirlenmis limitle ödeniyor."
- "Araçlarimiza gösterdigimiz ilgiyi, ayni sekilde evlerimize, hatta kendimize de göstermeliyiz"
Konut sigortasi ve zorunlu deprem sigortasinin birbirinden bagimsiz ancak birbirini tamamlayan nitelikte oldugunu vurgulayan Koray Erdogan, su bilgileri verdi:
"Aslinda iki sigorta arasindaki bu iliski, trafik sigortasi ile IMM sigortasi arasindaki mantiga çok benziyor. Bu yüzden araçlarimiza gösterdigimiz ilgiyi, ayni sekilde evlerimize, hatta kendimize de göstermeliyiz. Vatandaslarin, zorunlu sigortalari düzenli olarak yaptirmayi ve ZDS teminat limitlerinin üzerinde kalan kisimlar ile esyalarina gelebilecek zararlar için konut sigortasi yaptirmayi deprem felaketine karsi alinabilecek önlemlerden biri olarak görmeleri lazim. Bu bahsettiklerim sadece konut ve esyaya gelecek zararlar için geçerli. Deprem sürecinde özellikle araçlarda da çok önemli zararlar meydana geldi.
Araçlar için de kasko sigortasinin yaptirilmasi büyük önem tasiyor. Maalesef, sektör verilerine baktigimizda ise ülkemizdeki sigortalilik oraninin halen çok düsük oldugunu görüyoruz. Zorunlu olan ZDS için bile bu oran yüzde 58 düzeyinde, kasko tarafinda ise yüzde 27,6’ya düsüyor. Ancak, tüm Türkiye’yi yasa bogan deprem çok agir ve çok aci gerçekleri göz önüne serdi; binlerce bina tamamen çöktü veya kullanilamaz hale geldi, on binlerce araç hasar gördü, 50 bine yakin vatandasimizi kaybettik. Artik sigortanin hayati önem tasidigini anlamamiz ve yasanabilecek bu deprem gibi katastrofik risklere karsi sigorta penetrasyonunu mutlaka artirmamiz gerekiyor."
- "Risklere karsi bilinçlendirme yapilmali"
Erdogan, afet bölgesinde ZDS yaninda deprem teminati içeren, kasko, yangin, hayat ve ferdi kaza sigortasi poliçe sayisinin 4 milyon civarinda oldugunu belirterek, zarar gören sigortalilarin hayatlarini kolaylastirmak için büyük efor sarf ettiklerini aktardi.
Türkiye Istatistik Kurumu (TÜIK) Bina ve Konut Nitelikleri Arastirmasi verilerine göre, depremden etkilenen illerdeki hane halkinin yaridan fazlasinin 2001 ve sonrasinda insa edilen binalarda yasadigina dikkati çeken Erdogan, su ifadeleri kullandi:
"2 milyon 310 bin adet konut bulunan 11 ildeki DASK sigortalilik oranlarina baktigimizda bölgedeki 1 milyon 119 bin konut sigortasiz. Konut sigortasi orani ise sadece yüzde 21, yani 485 bin konutun sigortasi bulunuyor. Özetle, konutlarin yarisindan fazlasinin hiçbir sigorta korumasi bulunmuyor ve bu rakamlar büyük bir teminat açigi oldugunu gösteriyor.
Gayrimenkul degerleme platformu Endeksa'nin depremin etkiledigi iller ve çevresindeki konut ve kira fiyatlarini inceledigi arastirmasinda deprem öncesinde felaketten etkilenen illerde subat ayi için öngörülen fiyat artisinin yüzde 8, kira artisinin ise yüzde 4 oldugu, deprem sonrasinda ise bu illerde satilik konut fiyatlarinin ortalama yüzde 14, kiralarin ise ortalama yüzde 17 arttigi görülüyor. Arastirma sonuçlari oldukça üzücü ama bir o kadar da dikkat çekici, çünkü varliklarin degerlerinin arttigi ve yerine koyma maliyetinin çok yükseldigi bir ortamda kayiplarin güvence altina alinmasi gerektigini bizlere hatirlatiyor."