Yeni müfredat ile derslere "sonuç" yerine "süreç" odaklı ölçme sistemi geldi
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) okul öncesi, 1, 5 ve 9. sınıflarda hayata geçirilen Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamındaki "beceri temelli" yeni müfredatla sınıflarda öğretmenlerin "sonuç odaklı ölçme" sistemi yerine öğrencilerin gelişimini takip edebilmelerine olanak sağlayan "süreç odaklı ölçme"ye de geçiş yapıldı.Geçen yıl ilk kez Resmi Gazete'de yayımlanan ve ölçme değerlendirme uygulamalarında çatı mevzuat olan Milli Eğitim Bakanlığı Ölçme ve Değerlendirme Yönetmeliği ile okullarda konu soru dağılım tabloları, ortak sınav haftası, ortak sınavlar, geliştirici değerlendirme ve sınavlarda açık uçlu sorular gibi birçok yenilik getirildi. Okul öncesi, 1, 5 ve 9. sınıflarda uygulanmasına başlanan yeni müfredatla birlikte eğitimde "öğrenci merkezli" ve "beceri odaklı" yaklaşım benimsenerek, ölçme ve değerlendirmede köklü değişikliklere gidildi. Bu kapsamda süregelen dönemde sadece girilen sınavın sonucuna göre değerlendirilmesi yapılan "sonuç odaklı ölçme" yerine, ilgili kademelerde görev yapan öğretmenler yeni müfredattaki ölçme değerlendirme uygulamalarında öğrencilerinin gelişimini takip edebilmelerine olanak sağlayan tanılayıcı, biçimlendirici ve düzey belirleyici değerlendirme yöntemleri arasında dengelerin sağlandığı "süreç odaklı ölçme" uygulayacak. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında geliştirilen "süreç odaklı ölçme" ile öğretim programlarında öğrencilerin bilgi ve becerilerindeki gelişimin aktif ve etkileşimli şekilde sistematik olarak izlenmesinin yanı sıra sınıf içerisinde öğrencilere anlık ve açıklayıcı geri bildirimler sağlanarak öğretim süreçlerinin sürekli olarak iyileştirilmesi hedefleniyor. ESKİ VE YENİ BİLGİ ARASINDA BAĞLANTI KURULARAK KONUYA İLGİLERİ ARTIRILACAK MEB, yeni müfredat doğrultusunda hazırlanan ders kitaplarında, "süreç odaklı ölçme" kapsamında öğrenciyi zihinsel, sosyal, duygusal, duyuşsal, fiziksel ve ahlaki açıdan bir bütün olarak gören "bütüncül eğitim yaklaşımı" benimsedi. Ders kitapları teorik bilgilerin yanı sıra günlük hayatla da köprü kuracak nitelikte hazırlanırken, öğretmenlerin sınıf içi uygulamalarında yararlanabilecekleri birçok örnek ve yöntem sunuldu. Bu yöntemler, sınıflarda her öğrencinin farklı ihtiyaçlarına uygun olarak derslerin nasıl farklılaştırılabileceğine dair pratik bilgiler içeriyor. Ayrıca öğretmenlere rehber olması amacıyla kitaplarda her konuya ilişkin izlemeleri gereken yollar da gösterildi. Buna göre, "süreç odaklı ölçme" uygulamasında öğretmenler dersi işlemeden önce öğrencilerinin görecekleri konuyla ilgili geçmişte aldıkları eğitimle hangi kavramları bilmesi gerektiğine hakim olacak ve sınıfta bu kavramların bilinirliği soru, görsel, video, test veya farklı ölçme araçlarıyla bilgi ve becerilerini sorgulayarak ön değerlendirme yapacak. Ön değerlendirmeden sonra öğretmenler eskiden elde edilen bilgiyle yeni öğrenilecek bilgi arasında bağlantılar kurarak, öğrencilerin derse olan ilgisini artıracak ve günlük hayatta bu bilgilerin nerede ve nasıl karşısına çıkabileceğini anlatacak. Öğretmenler, öğrencilerinin eğitim-öğretim süreçlerinden en üst düzeyde faydalanabilmeleri için sınıf içerisinde konuyla ilgili eksiği bulunan veya diğerlerine göre ileri düzeydeki öğrencileri tespit ederek, destekleme veya zenginleştirme gibi farklılaştırılmış eğitimleri de etkin bir şekilde planlayacak. Eksiği bulunan öğrenciler için "destekleme", ileri düzey öğrenciler için "zenginleştirme" uygulamaları olacak. ÖĞRENCİLER DE KENDİNİ VE AKRANLARINI DEĞERLENDİRECEK Yeni müfredatla uygulanan "süreç odaklı ölçme" yaklaşımına göre, öğretmenler öğrencilere ödevler, projeler, performans görevleri, sunumlar, kontrol listeleri, sınavlar, gözlem ve görüşme formları, grup çalışması, sınıf içi tartışmalar ve öz/akran/grup değerlendirmeleri onların performansını ölçmek ve geliştirmek için kullanacak. Öğrencilere, yakın veya uzak çevresinde karşılaşabileceği problemler veya görevler verilerek, yargılayıcı tutumdan uzak ve motive edici geri bildirimler sağlanacak ve dijital teknolojiler kullanılarak aktif öğrenme süreçleri desteklenecek. Örneğin, kitapta bir konuyla ilgili belirlenen öğrenme çıktısına grup çalışmasıyla ulaşılması isteniyorsa, öğretmen sınıf içinde gruplar oluşturacak. Öğretmen, bu grupta yer alan her bir öğrencinin birtakım uygulamalar, araştırmalar ve çalışmalar yapmasını isteyerek sosyal becerilerinin gelişmesini sağlayacak. Bu süreç boyunca öğretmen, öğrencinin her bir adımını izleyerek konuyla ilişkilendirilen hangi kazanımları elde ettiğini değerlendirecek ve böylece sonuca ulaşmak için geçilen aşamalar oluşturulan ölçeklerle kayıt altına alınacak. Ayrıca öğretmenler, ölçülmek istenen becerilerin değerlendirilmesinde grup çalışmasındaki sürece yönelik öğrencilerden hem kendilerini hem de akranlarını değerlendirmelerine yönelik oluşturulan "öz ve akran değerlendirme formlarını" doldurmalarını isteyecek. ÖĞRETMEN VE VELİLER İÇİN YENİ MATERYALLER HAZIRLANDI Öte yandan Bakanlık, sınıf içi ölçme ve değerlendirme uygulamalarının süreç odaklı ve
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) okul öncesi, 1, 5 ve 9. sınıflarda hayata geçirilen Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamındaki "beceri temelli" yeni müfredatla sınıflarda öğretmenlerin "sonuç odaklı ölçme" sistemi yerine öğrencilerin gelişimini takip edebilmelerine olanak sağlayan "süreç odaklı ölçme"ye de geçiş yapıldı.
Geçen yıl ilk kez Resmi Gazete'de yayımlanan ve ölçme değerlendirme uygulamalarında çatı mevzuat olan Milli Eğitim Bakanlığı Ölçme ve Değerlendirme Yönetmeliği ile okullarda konu soru dağılım tabloları, ortak sınav haftası, ortak sınavlar, geliştirici değerlendirme ve sınavlarda açık uçlu sorular gibi birçok yenilik getirildi. Okul öncesi, 1, 5 ve 9. sınıflarda uygulanmasına başlanan yeni müfredatla birlikte eğitimde "öğrenci merkezli" ve "beceri odaklı" yaklaşım benimsenerek, ölçme ve değerlendirmede köklü değişikliklere gidildi. Bu kapsamda süregelen dönemde sadece girilen sınavın sonucuna göre değerlendirilmesi yapılan "sonuç odaklı ölçme" yerine, ilgili kademelerde görev yapan öğretmenler yeni müfredattaki ölçme değerlendirme uygulamalarında öğrencilerinin gelişimini takip edebilmelerine olanak sağlayan tanılayıcı, biçimlendirici ve düzey belirleyici değerlendirme yöntemleri arasında dengelerin sağlandığı "süreç odaklı ölçme" uygulayacak. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında geliştirilen "süreç odaklı ölçme" ile öğretim programlarında öğrencilerin bilgi ve becerilerindeki gelişimin aktif ve etkileşimli şekilde sistematik olarak izlenmesinin yanı sıra sınıf içerisinde öğrencilere anlık ve açıklayıcı geri bildirimler sağlanarak öğretim süreçlerinin sürekli olarak iyileştirilmesi hedefleniyor. ESKİ VE YENİ BİLGİ ARASINDA BAĞLANTI KURULARAK KONUYA İLGİLERİ ARTIRILACAK MEB, yeni müfredat doğrultusunda hazırlanan ders kitaplarında, "süreç odaklı ölçme" kapsamında öğrenciyi zihinsel, sosyal, duygusal, duyuşsal, fiziksel ve ahlaki açıdan bir bütün olarak gören "bütüncül eğitim yaklaşımı" benimsedi. Ders kitapları teorik bilgilerin yanı sıra günlük hayatla da köprü kuracak nitelikte hazırlanırken, öğretmenlerin sınıf içi uygulamalarında yararlanabilecekleri birçok örnek ve yöntem sunuldu. Bu yöntemler, sınıflarda her öğrencinin farklı ihtiyaçlarına uygun olarak derslerin nasıl farklılaştırılabileceğine dair pratik bilgiler içeriyor. Ayrıca öğretmenlere rehber olması amacıyla kitaplarda her konuya ilişkin izlemeleri gereken yollar da gösterildi. Buna göre, "süreç odaklı ölçme" uygulamasında öğretmenler dersi işlemeden önce öğrencilerinin görecekleri konuyla ilgili geçmişte aldıkları eğitimle hangi kavramları bilmesi gerektiğine hakim olacak ve sınıfta bu kavramların bilinirliği soru, görsel, video, test veya farklı ölçme araçlarıyla bilgi ve becerilerini sorgulayarak ön değerlendirme yapacak. Ön değerlendirmeden sonra öğretmenler eskiden elde edilen bilgiyle yeni öğrenilecek bilgi arasında bağlantılar kurarak, öğrencilerin derse olan ilgisini artıracak ve günlük hayatta bu bilgilerin nerede ve nasıl karşısına çıkabileceğini anlatacak. Öğretmenler, öğrencilerinin eğitim-öğretim süreçlerinden en üst düzeyde faydalanabilmeleri için sınıf içerisinde konuyla ilgili eksiği bulunan veya diğerlerine göre ileri düzeydeki öğrencileri tespit ederek, destekleme veya zenginleştirme gibi farklılaştırılmış eğitimleri de etkin bir şekilde planlayacak. Eksiği bulunan öğrenciler için "destekleme", ileri düzey öğrenciler için "zenginleştirme" uygulamaları olacak. ÖĞRENCİLER DE KENDİNİ VE AKRANLARINI DEĞERLENDİRECEK Yeni müfredatla uygulanan "süreç odaklı ölçme" yaklaşımına göre, öğretmenler öğrencilere ödevler, projeler, performans görevleri, sunumlar, kontrol listeleri, sınavlar, gözlem ve görüşme formları, grup çalışması, sınıf içi tartışmalar ve öz/akran/grup değerlendirmeleri onların performansını ölçmek ve geliştirmek için kullanacak. Öğrencilere, yakın veya uzak çevresinde karşılaşabileceği problemler veya görevler verilerek, yargılayıcı tutumdan uzak ve motive edici geri bildirimler sağlanacak ve dijital teknolojiler kullanılarak aktif öğrenme süreçleri desteklenecek. Örneğin, kitapta bir konuyla ilgili belirlenen öğrenme çıktısına grup çalışmasıyla ulaşılması isteniyorsa, öğretmen sınıf içinde gruplar oluşturacak. Öğretmen, bu grupta yer alan her bir öğrencinin birtakım uygulamalar, araştırmalar ve çalışmalar yapmasını isteyerek sosyal becerilerinin gelişmesini sağlayacak. Bu süreç boyunca öğretmen, öğrencinin her bir adımını izleyerek konuyla ilişkilendirilen hangi kazanımları elde ettiğini değerlendirecek ve böylece sonuca ulaşmak için geçilen aşamalar oluşturulan ölçeklerle kayıt altına alınacak. Ayrıca öğretmenler, ölçülmek istenen becerilerin değerlendirilmesinde grup çalışmasındaki sürece yönelik öğrencilerden hem kendilerini hem de akranlarını değerlendirmelerine yönelik oluşturulan "öz ve akran değerlendirme formlarını" doldurmalarını isteyecek. ÖĞRETMEN VE VELİLER İÇİN YENİ MATERYALLER HAZIRLANDI Öte yandan Bakanlık, sınıf içi ölçme ve değerlendirme uygulamalarının süreç odaklı ve geliştirici bir yaklaşımla sürdürülmesi için veli, öğrenci ve öğretmenler için de materyaller hazırladı. Bu kapsamda, velilere yönelik hazırlanan bilgilendirme kılavuzlarında yenilenen öğretim programlarına ilişkin beceriler, eğilimler, değerler, eğitim-öğretimde roller ve ders bazında tanıtımlar yer alıyor. Hazırlanan bilgilendirme kılavuzuyla velilerin öğrencilerin eğitim süreçlerine aktif katılımları ve sağlayacakları geri bildirimlerle eğitim-öğretim çalışmalarının daha etkin hale getirilmesi amaçlanıyor. Ortaöğretime geçen öğrenciler için de bu yıl ilk defa müfredattaki değişikliklerin yer aldığı "Liseye Hoş Geldin" kitabı hazırlandı. Kitap, öğrencilere lisede karşılaşacakları dersleri tanıtmak, programların işleyişini açıklamak, derslere nasıl çalışmaları gerektiğini aktarmanın yanı sıra lise dönemi boyunca kullanabilecekleri eğitim platformları ve kaynakları tanıtmak ve örnek uygulamalar sunmak hedefiyle oluşturuldu. Öğretmenlere kılavuz olması için hazırlanan materyaller ise yeni öğretim programları esas alınarak süreç odaklı değerlendirme yaklaşımına göre oluşturuldu. Kitaplardaki etkinliklerin öğretmenler tarafından süreç odaklı değerlendirme anlayışına uygun kullanabilmesine yönelik etkinliğin uygulama aşamaları, etkinlik kapsamında geri bildirimin nasıl verileceği ve farklılaştırma kapsamında öğrencilerin ihtiyaçlarına göre içeriğin nasıl uyarlanabileceğine yönelik bilgilere yer verildi.