Simülasyonda mı yaşıyoruz? Bilim insanlarından üç yeni teori

Bir simülasyonda yaşayıp yaşamadığımız sorusu yıllardır merak konusu. Bazı bilim insanları, doğumda hepimizin gelişmiş bir yapay zeka dünyasındaki karakterler olmayı seçtiğimizi iddia ediyor. Buna göre, artık hiç kimsenin uyanık olmaması ve yapay zekanın kontrol ettiği simüle edilmiş bir gerçekliğin içinde sıkışıp kalmış olmamız mümkün olabilir. "Simülasyon teorisi" olarak adlandırılan teori, Elon Musk da dahil olmak önemli isimler arasında da popüler. Bilim insanları, simüle edilmiş bir gerçeklik için üç ana teori ortaya atıyor. İşte o teoriler ve sanal gerçeklik iddiaları...Gişe rekorları kıran film "Matrix"te, insanlar yapay zeka tarafından köleleştiriliyor. Bu, doğrudan bilimkurgu romanlarından fırlamış gibi görünse de bir fizik profesörü, Matrix tarzı bir simülasyonda yaşıyor olabileceğimizi söylüyor.Portsmouth Üniversitesi'nde fizik doçenti olan Melvin Vopson, her gün karşılaştığımız bir dizi ipucunun, dünyanın göründüğü gibi olmadığını gösterdiğini düşünüyor. Bilim insanı, varsayımsal ve felsefi bir soruyu ele aldı: Eğer bir simülasyonda yaşıyorsak, bunun nedeni nedir? Profesör Vopson, üç teoriyi ana hatlarıyla açıklıyor. Vopson, Daily Mail'e yaptığı açıklamada, "Tüm bu senaryolar, elbette medeniyetimizin gelecekteki bir versiyonu tarafından yaratılan bir ana yapay zekanın kontrolü altında işliyor." dedi.Buna göre, artık hiç kimsenin uyanık olmaması ve yapay zekanın kontrol ettiği simüle edilmiş bir gerçekliğin içinde sıkışıp kalmamız mümkün olabilir. "Simülasyon teorisi" olarak adlandırılan teori, Elon Musk da dahil olmak üzere diğer önemli isimler arasında da popüler. Musk, simüle edilmiş bir evren yerine gerçek bir evrende yaşadığımız ihtimalinin "milyarlarcada bir" olduğunu söyledi.İlk teoriye göre, simülasyona doğumdan itibaren tamamen eğlence amaçlı, zihnimizi meşgul ve eğlendirici tutmak için girdik. Geride bırakmayı seçtiğimiz gerçek dünyanın pek de ilgi çekici olmadığı teorisine göre, insanlar hayatın çok daha ilgi çekici, ama uydurma bir taklidini yarattılar: nihai VR oyunu.İkinci teori ise simülasyonun, insanların bir bütün olarak gerçek dünya problemlerine çözüm sağlayabilecek "bir şeyler öğrenmelerine" yardımcı olabileceğidir. Bu sözde kobay teorisine göre, hepimiz insanlığın uzun vadeli iyiliği için, yani daha büyük bir iyilik için, istemsizce bir simülasyonun içinde sıkışıp kalmış olabiliriz.Son olarak, "neredeyse ölümsüzlük" veya "Narnia" teorisi, gerçek dünyadaki zamanın simülasyondaki zamana kıyasla çok daha hızlı hareket ettiğini öne sürer. Örneğin, gerçek dünyadaki bir dakika, simülasyonda 100 yıla kadar uzayabilirken, gerçek dünyadaki bir ömür, simülasyonda 4,2 milyar yıla, yani 52 milyondan fazla hayata denk gelebilir. Bu teoriye göre, simülasyonda yaşamayı seçerek, birden fazla hayatı arka arkaya deneyimleyebilir, hatta ölümsüzlüğe ulaşabiliriz.Profesör Vopson, simüle edilmiş bir gerçeklikte yaşadığımızı düşündüren ipuçlarını daha önce özetlemişti. Işığın ve sesin ne kadar hızlı seyahat edebileceğinin bir sınırı olması, bunların bir bilgisayar işlemcisinin hızı tarafından yönetiliyor olabileceğini düşündürüyor. Evreni yöneten fizik yasalarının da bilgisayar kodlarına benzediğini söylüyor.

Simülasyonda mı yaşıyoruz? Bilim insanlarından üç yeni teori
Simülasyonda mı yaşıyoruz? Bilim insanlarından üç yeni teori

Bir simülasyonda yaşayıp yaşamadığımız sorusu yıllardır merak konusu. Bazı bilim insanları, doğumda hepimizin gelişmiş bir yapay zeka dünyasındaki karakterler olmayı seçtiğimizi iddia ediyor. Buna göre, artık hiç kimsenin uyanık olmaması ve yapay zekanın kontrol ettiği simüle edilmiş bir gerçekliğin içinde sıkışıp kalmış olmamız mümkün olabilir. "Simülasyon teorisi" olarak adlandırılan teori, Elon Musk da dahil olmak önemli isimler arasında da popüler. Bilim insanları, simüle edilmiş bir gerçeklik için üç ana teori ortaya atıyor. İşte o teoriler ve sanal gerçeklik iddiaları...

Gişe rekorları kıran film "Matrix"te, insanlar yapay zeka tarafından köleleştiriliyor. Bu, doğrudan bilimkurgu romanlarından fırlamış gibi görünse de bir fizik profesörü, Matrix tarzı bir simülasyonda yaşıyor olabileceğimizi söylüyor.
Portsmouth Üniversitesi'nde fizik doçenti olan Melvin Vopson, her gün karşılaştığımız bir dizi ipucunun, dünyanın göründüğü gibi olmadığını gösterdiğini düşünüyor. Bilim insanı, varsayımsal ve felsefi bir soruyu ele aldı: Eğer bir simülasyonda yaşıyorsak, bunun nedeni nedir? Profesör Vopson, üç teoriyi ana hatlarıyla açıklıyor. Vopson, Daily Mail'e yaptığı açıklamada, "Tüm bu senaryolar, elbette medeniyetimizin gelecekteki bir versiyonu tarafından yaratılan bir ana yapay zekanın kontrolü altında işliyor." dedi.
Buna göre, artık hiç kimsenin uyanık olmaması ve yapay zekanın kontrol ettiği simüle edilmiş bir gerçekliğin içinde sıkışıp kalmamız mümkün olabilir. "Simülasyon teorisi" olarak adlandırılan teori, Elon Musk da dahil olmak üzere diğer önemli isimler arasında da popüler. Musk, simüle edilmiş bir evren yerine gerçek bir evrende yaşadığımız ihtimalinin "milyarlarcada bir" olduğunu söyledi.
İlk teoriye göre, simülasyona doğumdan itibaren tamamen eğlence amaçlı, zihnimizi meşgul ve eğlendirici tutmak için girdik. Geride bırakmayı seçtiğimiz gerçek dünyanın pek de ilgi çekici olmadığı teorisine göre, insanlar hayatın çok daha ilgi çekici, ama uydurma bir taklidini yarattılar: nihai VR oyunu.
İkinci teori ise simülasyonun, insanların bir bütün olarak gerçek dünya problemlerine çözüm sağlayabilecek "bir şeyler öğrenmelerine" yardımcı olabileceğidir. Bu sözde kobay teorisine göre, hepimiz insanlığın uzun vadeli iyiliği için, yani daha büyük bir iyilik için, istemsizce bir simülasyonun içinde sıkışıp kalmış olabiliriz.
Son olarak, "neredeyse ölümsüzlük" veya "Narnia" teorisi, gerçek dünyadaki zamanın simülasyondaki zamana kıyasla çok daha hızlı hareket ettiğini öne sürer. Örneğin, gerçek dünyadaki bir dakika, simülasyonda 100 yıla kadar uzayabilirken, gerçek dünyadaki bir ömür, simülasyonda 4,2 milyar yıla, yani 52 milyondan fazla hayata denk gelebilir. Bu teoriye göre, simülasyonda yaşamayı seçerek, birden fazla hayatı arka arkaya deneyimleyebilir, hatta ölümsüzlüğe ulaşabiliriz.
Profesör Vopson, simüle edilmiş bir gerçeklikte yaşadığımızı düşündüren ipuçlarını daha önce özetlemişti. Işığın ve sesin ne kadar hızlı seyahat edebileceğinin bir sınırı olması, bunların bir bilgisayar işlemcisinin hızı tarafından yönetiliyor olabileceğini düşündürüyor. Evreni yöneten fizik yasalarının da bilgisayar kodlarına benzediğini söylüyor.