Yüksek lisans mezunu imam 16 yildir hat sanatini icra ediyorMuhsin Arslan- Bozüyük ilçesi Kapanalan köyündeki camide görevli 36 yasindaki imam hatip Ibrahim Akgün, hat sanatiyla bugüne dek 200'e yakin esere imza atti
BILECIK (AA) - MUHSIN ARSLAN - Bilecik'in Bozüyük ilçesinde görevli 36 yasindaki imam hatip Ibrahim Akgün, merakla basladigi hat sanatina tutkuyla baglanarak, kendisini gelistirip 16 yilda yaklasik 200 eser naksetti.
Ilkokul, ortaokul ve liseyi Bozüyük'te tamamlayan Ibrahim Akgün, Anadolu Imam Hatip Lisesinde hem müdür yardimcisi hem de hattat ögretmeninden ders almasiyla bu sanata merak sardi.
Kahramanmaras Sütçü Imam Üniversitesi Ilahiyat Fakültesine 2007'de baslayan Akgün, Ögretim Görevlisi Cemal Ergün'ün "Iyi bir ilahiyatçi olabilirsiniz ama bunun yaninda muhakkak iyi bir sanat kimligine da sahip olmalisiniz." sözünden etkilenerek ayni yil hattat Ögretim Görevlisi Arif Yücel'in talebesi oldu.
Üniversiteden 2011'de mezun olduktan sonra Kahramanmaras'in Pazarcik ilçesinde imam hatiplige baslayan, ayni üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde 2015'te yüksek lisansini yapan ve 2017'de Bozüyük'e tayini çikan Akgün, hocasindan uzaktan mektup ve sosyal medya araciligiyla ders almaya devam etti.
Ibrahim Akgün, AA muhabirine, ailesinin 1994'te Agri'nin Tutak ilçesinden Bozüyük'e göç ettigini, Ahiska Türklerinin yasadigi Kapanalan köyündeki camide 6 senedir imam hatiplik görevini sürdürdügünü söyledi.
Hat sanatinda icazetname almanin önemli bir kaide ve asama oldugunu belirten Akgün, ayet ve hadisleri güzel yaziyla yazabilmek için iyi bir hocadan iyi egitim alinmasi gerektigini vurguladi.
Sanatinin 14'üncü yilinda, 2020'de hocasi Arif Yücel'den icazetname aldigini dile getiren Akgün, söyle devam etti:
"Öncelikle yazacagimiz bir yaziyi esere dönüstürmek için taslak olarak çalisiyoruz. Eskiz kagidina defalarca çalisiyoruz. Denemeler ve karalamalar yapiyoruz. Hocamiza danisip, eksikleri giderip, yazinin en uygun halini almasini sagliyoruz. Sonra özel olarak yapilan aharli kagida yazimizi kamis kalem ve orijinal is mürekkebi kullanarak yaziyoruz. Tashih dedigimiz son düzeltmeleri yaptiktan sonra yazimiz hazir hale geliyor. Ebru veya tezhip yapilacaksa ona göre yazilarimizi ebrucu, müzehhip veya müzehhibe (tezhip sanatçisi) hocalarimiza gönderiyoruz. Onlar da yazilarimizi nisasta ahari (yapistirici) ile yazilarimizi murakka dedigimiz bir zemine yapistiriyor. Etrafina ebru veya tezyinat olacaksa ona göre degerlendiriliyor."
- "Çok eser yazmaktan öte, bir eseri çok iyi yazabilmek önemlidir"
Akgün, bir eserin günler, haftalar veya aylarca ugrasilarak son halini aldigini ve çalismaya bagli olarak bu sürenin degistigini anlatti.
Yazinin ne kadar sürede yazildigindan çok, nasil ve ne ölçüde güzel yazildiginin önemli oldugunu aktaran Akgün, "Her yazida bir mesaj var, onun için kaidelere dikkat ederek yazmaya çalisiyorum. Kur'an ayetlerini yaziyoruz, abdestsiz yazilmaz. Bir hattat hocasi veya talebesi ihlasli, takva sahibi olmali, yaziya ruhundan bir seyler katabilmelidir. Çok eser yazmaktan öte, bir eseri çok iyi yazabilmek önemlidir." dedi.
Akgün, hat sanatinda malzemelerin her birinin ayri bir yeri ve öneminin olduguna isaret etti.
Kamis kalem, mürekkep, kagit ve yardimci malzemeleri özenle seçtigini, bunlari yillarin tecrübesiyle kullandigini kaydeden Akgün, "Kem alat ile kemalat olmaz kaidesine dikkat ediyorum. Yani çürük kalem, bozuk mürekkep ve kötü bir kagitla güzel bir çalisma olmaz, buna dikkat edilmesi gerekir. Bunu olustururken kalemi tutusumuzdan, kalemle yazdigimiz zaman onun sesinden, onun akisindan lezzet aliriz. Yazi yazarken manasini düsünerek haz almaya çalisiriz." degerlendirmesinde bulundu.
Ibrahim Akgün, yurt içi ve disinda birçok eserinin yaninda eser halini alacak çalismalarinin bulundugunu belirtti.
Yaklasik 200 eserinin oldugunu, Ingiltere, Ukrayna ile Azerbaycan'a yazi ve eserlerinden gönderdigini bildiren Akgün, "Bazi kamu kurum ve kuruluslari ile özel sektör binalarinda çalismalarim bulunuyor. Yakin zamanda sergiler açmayi planliyorum ve bunun için eserlerimi toplamaya çalisiyorum. Bozüyük Halk Egitimi Merkezinde usta ögretici olarak iki yil hat dersi verdim." diye konustu.
Evinde yaptigi hat sanati için atölye açmayi da planladigini kaydeden Akgün, ögrenci yetistirmek istedigini sözlerine ekledi.