Sigara ve alkolden uzak bir hayat kansere yakalanma riskini azaltiyor Elif Küçük- Türk Radyasyon Onkolojisi Dernegi Baskani Prof. Dr. Ugur Selek:- "Sigara ve alkolden uzak durmanin, dengeli bir Akdeniz diyetiyle saglikli beslenmenin, düzenli egzersizle bedenimizi aktif tutmanin, günesin zararlarindan kaçinmanin, HPV asisini yaptirmanin kansere yakalanma riskimizi ciddi anlamda azaltabilecegini biliyoruz"

Sigara ve alkolden uzak bir hayat kansere yakalanma riskini azaltiyor Elif Küçük- Türk Radyasyon Onkolojisi Dernegi Baskani Prof. Dr. Ugur Selek:- "Sigara ve alkolden uzak durmanin, dengeli bir Akdeniz diyetiyle saglikli beslenmenin, düzenli egzersizle bedenimizi aktif tutmanin, günesin zararlarindan kaçinmanin, HPV asisini yaptirmanin kansere yakalanma riskimizi ciddi anlamda azaltabilecegini biliyoruz"

ISTANBUL (AA) - Türk Radyasyon Onkolojisi Dernegi Baskani Prof. Dr. Ugur Selek, sigara ve alkolden uzak durmanin, saglikli beslenmenin, düzenli egzersizin, günesin zararlarindan kaçinmanin ve HPV asisini yaptirmanin, kansere yakalanma riskini azaltabildigini belirtti.

"1-7 Nisan Kanser Haftasi" dolayisiyla yazili açiklama yapan Selek, dünyada her yil 10 milyon insanin kansere bagli hayatini kaybettigine dikkati çekti.

Kanser ölümlerinin yüzde 70'inin az gelismis ülkelerde görüldügünü, bunun en önemli nedenlerinden birinin ise radyoterapi merkezlerinin yetersizligi oldugunu belirten Selek, kanserin ana tedavi yöntemlerinden biri olan radyoterapi uygulanmadiginda cerrahi ve ilaç tedavileri yapilsa dahi kür sansinin önemli oranda azaldigini vurguladi.

Selek, radyoterapi merkezlerinin kurulumunun oldukça maliyetli oldugunu, bu üst düzey teknolojik cihazlarin, hastalardaki endikasyonlara göre kullanabilecek hekim ve egitimli insan kaynagi olmadan ise yaramayacagini kaydetti.

Kahramanmaras merkezli depremlerin, afetten etkilenen sehirlerde tedavisi süren kanser hastalarini da etkiledigini aktaran Selek, hastalarin, yakin iller ya da büyük sehirlerdeki radyoterapi merkezlerinde özverili bir çabayla tedavilerini tamamlayabildiklerini dile getirdi.

- Erken taniyla kolay ve etkili tedavi

Prof. Dr. Ugur Selek, kanserden sakinmak ve erken taniyla hastaliktan kurtulma sansini artirmak için bilinçli hareket etmek gerektigini vurgulayarak, su degerlendirmelerde bulundu:

"Sigara ve alkolden uzak durmanin, dengeli bir Akdeniz diyetiyle saglikli beslenmenin, oturdugumuz süreyi azaltip düzenli egzersizle bedenimizi aktif tutmanin, günesin zararlarindan kaçinmanin, özellikle rahim agzi ve bas boyun kanserlerinin birçogunu önleyebilecegini bildigimiz HPV asisini yaptirmanin kansere yakalanma riskimizi ciddi anlamda azaltabilecegini biliyoruz. HPV asisinin ülkemizin asilama programina eklenmesi önemli. Kadinlarin 40 yasindan sonra meme, 30 yasindan sonra rahim agzi kanseri taramalarini, erkek ve kadinlarin 50 yasindan sonra kolon kanseri taramalarini mutlaka yaptirmalari gerekiyor. 'Bir sey çikar' korkusunu asarak, ne kadar erken tani alinirsa o kadar kolay ve etkili bir tedavi süreci oldugu unutulmamali."

- "Düsük gelirli ülkelerde imkan olmadigi için hastalar çok ileri evrelerde tani aliyor"

Akciger ve rahim agzi kanserlerinin önlenebildigini, meme, kolon, akciger, rahim agzi ve prostat gibi birçok kanserde de erken taninin önemli oldugunu belirten Selek, düsük gelirli ülkelerde erken tani imkani olmadigi için hastalarin çok ileri evrelerde tani aldigini ve tedavi olanaginin ortadan kalktigini anlatti.

Selek, küresel ölçekte, kanserin toplam yillik maliyetinin bir kismi kanseri önleme stratejileri için ayrildiginda, hem birçok yasamin korunmus olacagini hem de ciddi bir tasarruf yapilabilecegini dile getirerek, "Dernek olarak bu adaletsizlikleri gidermek için basta Afrika olmak üzere 100'ü askin düsük ve orta gelirli ülkede tamamen gönüllülük esasina dayanan bir sistemle basta egitim ve farkindalik faaliyetleri olmak üzere çok ciddi çalismalar yürütüyoruz." bilgisini paylasti.