Depremzede aileler, çadir kentte muhabbet kusu ve papaganla ilgilenerek vakit geçiriyorFerdi Uzun,Mehmet Çalik- Iskenderun'daki çadir kentte yasayan emekli ögretmen Serpil Taninan:- "Allah korusun ona (papagan) bir sey olsaydi gerçekten çok üzülürdüm. Su an bununla moral buluyorum"- Kanser hastasi afetzede Muhittin Buzlu:- "Kuslar bana umut veriyor, heyecanlandiriyor, rahatlatiyor. Agzimla besliyorum"
HATAY (AA) - Kahramanmaras merkezli 6 Subat'taki depremlerin büyük yikima neden oldugu Hatay'da evleri agir hasar gören bazi aileler, çadir kentlere getirdikleri kuslariyla zaman geçiriyor.
"Asrin felaketi" olarak nitelenen depremlere Iskenderun'da yakalanan ve evleri hasar gören Serpil Taninan (74), 2 torunu ve ogluyla Millet Bahçesi'ne kurulan çadir kente yerlesti.
Yanina çok sevdigi "Mavis" adini verdigi muhabbet kusu ile oglunun papaganini da alan Taninan, kendileri gibi kafeste kus bakan Emine (67) ve Muhittin Buzlu (73) çiftine komsu oldu.
Taninan ve Buzlu ailelerinin günün belirli saatlerinde çadirlarinin önüne çikardiklari kuslar, geçici yerlesim biriminde kalan diger afetzedelerin de ilgisini çekiyor.
- "Sanki depremi haber verir gibi ötmeye basladi"
Taninan, AA muhabirine, deprem aninin anlatilamayacak bir his oldugunu, avizelerinin yere düstügünü, yürümekte güçlük çektigi için üst katta oturan oglunun yardimiyla disariya çikabildigini söyledi.
Deprem günü kusunun çok fazla öttügünü ve adeta depremi haber verdigini ifade eden Taninan, "Çok öttü çok. Zaten ilk aklimiza gelen bunlari kurtarmak oldu. Yukarida oglumun papagani vardi. Dolabin kapagi devrilince ötmeye baslamis zaten. Kusum deprem aninda kiyameti kopardi. Sanki depremi haber verir gibi böyle ötmeye basladi." diye konustu.
Taninan, kuslarini geride birakmayip yanlarina aldiklarini belirterek, "Hayvan sevgisi baska bir sey. Baktigim zaman onun da yasadigina sükrediyorum. Ben de yasadigima sükrediyorum. Allah korusun ona bir sey olsaydi gerçekten çok üzülürdüm. Su an bununla moral buluyorum." dedi.
- "Iyi ki yanimizdilar, destek oluyorlar"
Emine Buzlu da afet aninda komsularinin yardimiyla sikisan dis kapilarini açabildiklerini anlatti.
Sarsintilarin yasandigi gece kuslarin çok fazla ses çikardigina deginen Buzlu, "Bunlar bize çok umut veriyor. Onlari gördükçe mutlu oluyoruz. Sabah 06.00 oldu mu ötmeye basliyorlar. Kuslar, cennet kusu... Çok tatlilar, çok seviyoruz. Birakmadik onlari hiçbir sekilde, elimizde tasidik getirdik. Iyi ki yanimizdilar, iyi ki destek oluyorlar." seklinde konustu.
Buzlu, üzgün olsalar da umutlarini kaybetmediklerini vurgulayarak, "Allah'in izniyle ayaga kalkacagiz. Çok çagiran arkadaslarim oldu ama gitmedik, burada kaldik. 'Buradakiler nasil yasiyorsa biz de böyle yasayacagiz' dedik ama gidenler gitti. Akrabalarimiz öldü. Biz terk etmedik, etmeyecegiz. Bu bizim vatanimiz, cennetimiz." ifadesini kullandi.
Mesane kanseri hastasi Muhittin Buzlu da çadir kentte en büyük moral kaynaginin kuslari oldugunu, onlari kendi agziyla besledigini dile getirdi.
Buzlu, "Kuslar bana umut veriyor, heyecanlandiriyor, rahatlatiyor. Agzimla besliyorum. Bir tek su veremedim agzimla. Iyi ki kuslar yanimda. Hiç olmazsa dertlerimizi unutturuyorlar. Bana moral veriyorlar. Bunlara canim gibi bakiyorum." dedi.
Buzlu ailesinin komsulari Fedva Bosnak da günün belirli saatlerinde gelerek kuslari sevdigini belirtti.
Ablasiyla kalan Bosnak, depremin siddeti nedeniyle hayatta kalacaklarini düsünmediklerini belirterek, sözlerini, "O korkuyu ölene kadar unutmayacagiz. Evim üçüncü kattaydi. Herkes indi, ben yuvarlana yuvarlana indim. Bir baktim asagidayim, yagmur yagiyor. Umudumu koruyorum. Baska illerden çok çagirdilar ama asla memleketimden çikmam. Ben memleketimi çok seviyorum. Çadirlarda da hayat güzel geçiyor, ev gibi degil tabii." diye tamamladi.