Bakan Göktas, Toplum Kalkinmasinda Gönül Elçileri Programi'nda konustu:Fatma Sevinç Çetin- "Koruyucu aile hizmetimize yönelik farkindalik olusturmak için çalisiyoruz. Bu degerli hizmet modelini gelistirmek ve yayginlastirmak çok önemli. Bu anlamda 'Türkiye'de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi' projemizin yeni bir bakis açisi sunacagina inaniyoruz"
ANKARA (AA) - Aile ve Sosyal Hizmetler Bakani Mahinur Özdemir Göktas, koruyucu aile hizmetine yönelik farkindalik olusturmak istediklerini belirterek, "Bu degerli hizmet modelini gelistirmek ve yayginlastirmak çok önemli. Bu anlamda 'Türkiye'de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi' projemizin yeni bir bakis açisi sunacagina inaniyoruz." dedi.
Göktas, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan'in esi Emine Erdogan'in ev sahipliginde Cumhurbaskanligi Külliyesi'nde düzenlenen Toplum Kalkinmasinda Gönül Elçileri Programi'na katildi.
Bakan Göktas, burada yaptigi konusmada, Emine Erdogan'in "Merhametle sarmalanan çocuklar, sorumluluk alan, baglanmaktan korkmayan mutluluk pinarlarina dönüsürler." sözünü hatirlatarak, gelecege yönelik her umudun baslangicinin da kaynaginin da çocuklar oldugunu belirtti.
Her bir çocuga dokunulurken aslinda gelecege dokunuldugunu dile getiren Göktas, çocuklara saglikli ve güvenilir bir aile ortami hazirlamanin görevleri oldugunu söyledi.
Ailenin, çocuklarin bakim ve gelisiminin dogal ve ideal ortami oldugunu ifade eden Göktas, "Çocuklarin ailelerinin gözetiminde ve sosyal çevrelerinden kopmadan büyümeleri önemli. Biz de çocuklarimiza yönelik politikalarimizda aile bütünlügü, çocuklarimizin kendi sosyal çevrelerinde büyümelerini destekleyici hizmetleri önceliyoruz." diye konustu.
Çocuklarin, aileleri yaninda desteklenmesine iliskin en önemli hizmetlerden birinin bakanlikça hayata geçirilen Sosyal ve Ekonomik Destek Hizmeti oldugunu vurgulayan Göktas, çocuklari, aileleri yaninda ekonomik ve psikososyal yönden destekleyerek sosyal çevrelerinde kalmalarini sagladiklarini belirtti.
Bazi durumlarda, her seye ragmen aile yaninda destegin mümkün olmadigini dile getiren Göktas, sözlerini söyle sürdürdü:
"Çocugun öz ailesinin kosullari düzelene kadar baska bir sekilde koruma ve bakimini gerçeklestirmek gerekiyor. Bu durumlarda kurumsal bakim yaninda Koruyucu Aile Hizmetimiz devreye giriyor. Koruyucu aile hizmetinin yayginlasmasi 19 Aralik 2012'de baslayan ve Saygideger Hanimefendi'nin özel ihtimam gösterdigi Toplum Kalkinmasinda Gönül Elçileri Projesi'yle hiz kazandi. Gönül elçilerimizin katkilariyla da bugün itibariyla 8 bine yakin koruyucu aile yaninda 9 binden fazla çocugumuzun oldugunu bildirmek isterim. Koruyucu ailelerimiz çocuklarimizin ihtiyaç duydugu güven, aidiyet, sevgi ve fedakarligi büyük bir yüce gönüllülükle onlara sunuyorlar.
Koruyucu aile hizmetimize yönelik farkindalik olusturmak için çalisiyoruz. Bu degerli hizmet modelini gelistirmek ve yayginlastirmak çok önemli. Bu anlamda 25 Eylül'de hayata geçirdigimiz 'Türkiye’de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi' adli projemizin yeni bir bakis açisi sunacagina inaniyoruz. Projeyle koruyucu aile hizmetinin kurumsal kapasitesini artirmayi, yeni modeller gelistirmeyi ve bu hizmeti yayginlastirmayi amaçliyoruz."
- "Milletimizin gönül dünyasina çok uygun bir model oldugunu düsünüyoruz"
Anadolu'da çocuklarin kimsesiz kalmayacagini, zora düsen ailenin çocuguna akrabasinin, komsusunun, mahallesinin adeta bir ev oldugunu vurgulayan Göktas, "Zorda kalana el uzatmak bizim geleneklerimizde var. Bu bakisla Koruyucu Aile Hizmeti'mizin, milletimizin gönül dünyasina çok uygun, çok degerli bir model oldugunu düsünüyoruz. Yasadigimiz 6 Subat depremi sonrasi koruyucu aile basvurularinda çok büyük bir artisa sahit olduk." dedi.
Koruyucu Aile Hizmet modelinin çok güzel yansimalarini aldiklarini aktaran Göktas, gençlerin büyüdükçe üniversitede lisans bölümlerine yerlestiklerini, koruyucu ailede yetisen çocuklarin akademik basarilarina da sahit olduklarini söyledi.
2008'den beri koruyucu aile hizmetinden yararlanan bir gencin bu yil tip fakültesinden mezun oldugunu bildiren Göktas, "Piril piril bir doktor olacagina cani gönülden inandigimiz bu gencimizle simdiden gurur duyuyor, mutlu oluyoruz." dedi.
Koruyucu ailelerin sefkati ve özverisinin özel gereksinimli ve engelli çocuklarin iyilesme süreçlerine de katki sagladigini belirten Göktas, "Istanbul'da yasayan bir koruyucu annemiz, yürekten baglandigi yabanci uyruklu, engelli bir bebege sevgiyle sarildi ve adeta onun umudu oldu. Uzun bir süreç boyunca bu özel çocugun tedavi yolculuguna eslik etti. Sonunda bebegin ilk adimlarini atabilecek seviyeye gelmesini sagladi. O bebegin ilk adimlari, sevginin nasil mucizelere kapi araladigini gösteriyor." diye konustu.
Türkiye'de Koruyucu Aile Sisteminin Güçlendirilmesi projesini çok önemsediklerini vurgulayan Göktas, projenin önemli bir tarafinin da 81 ilin valisinin eslerinin "gönül elçisi" olarak katki vermeleri oldugunu belirtti.
Valilerin eslerinin bulunduklari illerde farkindalik yarattigini, birer öncü olarak destek verdiklerini, bu destegin gün geçtikçe artarak devam edecegine inandiklarini dile getiren Göktas, "Tüm illerimizde valilerimizin eslerinin hayatlarina dokunabilecegi, yasamlarini degistirebilecegi çok sayida çocugumuz mevcut. Haftanin bir günü çocuk evlerine yapilan bir saatlik ziyaretin, onlara anlatilan öykünün ne kadar güçlü degisiklikleri ortaya çikardigina her gün sahit oluyoruz. Gelin çocuklarimizla daha fazla vakit geçirelim, onlarin basarili birer yetiskin oldugu günleri hep beraber görelim." seklinde konustu.
"Bazi çocuklar anne babalarinin kalbinden dogar." sloganinin, koruyucu aile modelini çok güzel anlattigini söyleyen Göktas, projeye destekleri dolayisiyla Emine Erdogan'a tesekkür etti.
- "Kendi çocugum olsa bu kadar çok severim, evlat çok güzel bir seymis"
Koruyucu ailelik yapan Istanbul Koruyucu Aile Dernegi Baskani Nese Gökalp ise programda ogluyla yasadigi deneyimleri anlatti.
Oglu Mehmet'i 9 yasinda evlat edindigini belirten Gökalp, "Oglumuz ne yazik ki okuma yazmayi 3. sinifa kadar ögrenememisti ancak bizimle yasamaya basladiginda 2 ayda okumayi basardi. Tüm okul hayatinda evdeki ögretmeni hep ben oldum. Liseden sonra Bilgisayar Programciligini kazandi, yönetim bilisim sistemlerine devam ederek Lisans egitimini tamamladi ve çalisma hayatina atildi. Üniversite sonrasi Sinop'ta Devlet Hava Meydanlarina atandi, evini kurduk ve geçtigimiz yil da evlendirdik." seklinde konustu.
Ankara'da yasayan ve 2016'dan bu yana koruyucu aile olan Sevinç Baglici ve Recep Baglici, 18 yillik evliliklerinde çocuk sahibi olamadiklarini, bu nedenle de koruyucu ailelik için basvuru yaptiklarini belirtti.
Kizlarini 3,5 yasindayken yuvadan aldiklarini, su anda 10 yasinda oldugunu söyleyen Sevinç Baglici, "Mutlulugumu anlatamam, kendi çocugum olsa bu kadar çok severim, evlat çok güzel bir seymis." diye konusu.
Koruyucu aile olduklari için büyük mutluluk yasadiklarini dile getiren Recep Baglici da "Hem kizimiza bir yuva kazandirdik hem de çocuk sahibi olduk. Herkese tavsiye ediyoruz. Kizimiza kardes olmasi için ikinci bir çocugun da koruyucu ailesi olmak için basvurduk. Sürecimiz tamamlanmak üzere." dedi.
Siirt'te yasayan ve esiyle 2 yildir koruyucu ailelik yapan Abdulcebbar Tetik de esiyle birlikte yuvada yasayan çocuklar için ellerinden geleni yapmak istediklerini belirtti. Tetik, "Ben 3 çocuk babasiyim, 3 kardesin daha bakimini üstlendim. Su anda 6 çocugum var. Basta endiselerim vardi ama çocuklar anlasti, birlikte büyüyor. Öz kardes gibi yasiyorlar." ifadelerini kullandi.
Programa Türkiye genelindeki koruyucu aileler ve vali esleri katildi.