Bahçeli'den 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Sehitleri Anma Günü mesaji:Esin Isik- "Hiç unutulmasin ki Çanakkale yalnizca bir sehrin adi degil, dünyanin en büyük sehitliginin de ebediyen tütecek ocagi, dillerden hiç düsmeyecek sanli unvanidir. Bu sehitlikte tezahür eden milli irade ve tarihi emanetler tipki bir mesale gibi sonsuza kadar yolumuzu aydinlatacaktir" - "Bugün karsimiza tekrar çikanlar, dün Çanakkale'de ezilenlerdir. Bugün karsimiza yeniden çikanlar, dün Milli Mücadele'de tepelenenle
ANKARA (AA) - MHP Genel Baskani Devlet Bahçeli, "Hiç unutulmasin ki Çanakkale yalnizca bir sehrin adi degil, dünyanin en büyük sehitliginin de ebediyen tütecek ocagi, dillerden hiç düsmeyecek sanli unvanidir. Bu sehitlikte tezahür eden milli irade ve tarihi emanetler tipki bir mesale gibi sonsuza kadar yolumuzu aydinlatacaktir." ifadelerini kullandi.
Bahçeli, 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Sehitleri Anma Günü dolayisiyla yazili açiklama yapti.
Türkiye'nin bugünkü ortamda, tipki Çanakkale Savaslari'nda oldugu ve Milli Mücadele yillarinda yasandigi gibi derin ve sinsi bir ablukanin dogrudan hedefinde oldugunu belirten Bahçeli, "Çanakkale'de düsmana gögsünü siper eden, Milli Mücadele'de zillet ve esarete bagimsizlik onuruyla direnen kahramanlar kusaginin mücadele suuru neyse, MHP ve Cumhur Ittifaki'nin durusu, duyusu ve deyisi aynisidir." ifadesini kullandi.
Zaman bir nehir gibi akip geçse de geçmisin muazzez mirasinin hak edenlerin omuzlarinda, bu mirasi fikren ve vicdanen özümseyenlerin yüreginde oldugunu vurgulayan Bahçeli, dünle mukayese edildiginde maruz kalinan bugünkü yüksek risk ve tehlikelerin daha çetin ve çetrefilli oldugunu belirtti. Bahçeli, "Nitekim karsimizda taslasan ve taskin bir seviyeye ulasan azgin tehditlerin kökü disarida olsa bile ucu ve uzantilari biçak gibi içimize dayanmis haldedir. Bu nedenle vaki tehdit ve tehlikeleri tarif, tefrik ve tefekkür edebilmenin siyasi ve stratejik çaresi tarihten ders çikarmak, yasanmis olaylardan, yasanmasi muhtemel gelismeleri yorumlayarak tedbir almak, tetikte bulunmaktir." degerlendirmesini yapti.
- "Ecdadin, kahramanlik berati"
Kahramanliklarla dolu Türk tarihinin esasen tekerrür eden bir vakialar zinciri oldugunu belirten Bahçeli, "Karsilasilan yer ve zaman, çatisan unsur ve düsmanlar degisse bile emeller aynidir, yöntemler benzerdir, isbirlikçiler oldukça tanidiktir." ifadesini kullandi.
Bahçeli, "Su uyur, düsman uyumaz." sözünü binlerce yildir sosyal hafizasinda tasiyan Türk milletinin, her ihtimale karsi uyanik ve hazir vaziyette oldugunun altini çizdi. Çanakkale Savaslari'nin, sebep ve sonuçlari ile ibret ve ders alinmasi gereken, gelecek nesillere aktarilmasi sart olan ecdadin "kahramanlik berati" oldugunu vurgulayan Bahçeli, söyle devam etti:
"Son bin yilin dünya tarihine damgasini vurmus olan ve bir elin parmaklari ile ancak sayilacak kadar az mevcudiyette bulunan büyük milletler arasinda kuskusuz ki en mühim mevkii Türk milleti almaktadir. Ancak tarih her millet için oldugu gibi Türk milleti için de hep basarilarla ihata ve imza edilmis degildir. Tarihin önemi de degeri de bu gerçekçi anlayis, bakis ve okuyusla mündemiçtir. Bin yildir yasadigimiz Anadolu cografyasinda var olan dogal ve stratejik tehditleri bilmek, bu topraklarda binlerce yil daha var olabilmenin ana fikrine vasil olmak demektir."
Tarihi bilmeden bugünü anlamaya, gelecek üzerinde isabetle düsünmeye imkan bulunmadigina isaret eden Bahçeli, bugünü anlamak için Çanakkale'ye, Çanakkale'yi yorumlamak için de bugüne odaklanmak gerektiginin altini çizdi.
108 yil önce kanla, irfanla ve inançla kazanilan Çanakkale Zaferi'ni, "Türk milletini yurt edindigi Anadolu topraklarindan önce çikarmak, sonra da imha etmek üzere yola çikmis haçli zihniyetinin hüsran ve kesin bir yenilgisi" olarak niteleyen Bahçeli, Türk milletinin bin yillik süre içinde üç kitaya açilan vatan cografyalarindan, 18'inci yüzyildan itibaren çekilmeye baslamasiyla ortaya çikan küçülme ve daralmanin son direnis ve nirengi noktasinin Çanakkale oldugunu vurguladi.
- "Çanakkale'de örülen muazzam iman duvarina çarpip dagilmistir"
Bahçeli, açiklamasinda su ifadeleri kullandi:
"Dönemin küresel güçlerinin, milletimiz en zayif oldugunu zehabina kapildigi çalkantili bir dönemde, baslattigi kanli ve karanlik operasyon, Çanakkale'de örülen muazzam iman duvarina çarpip dagilmistir. Kiyilarimiza tutunan emperyalist mihraklar, bu alçakça girisimden birkaç yil sonra Sevr ve Mondros ile bir kez daha heveslenmisler, çok sükür yine aziz milletimizin kahraman evlatlarinca Izmir'den süpürülüp denize atilmislardir. Türk milletinin zaaf anini kolladiklari iyi bilinen bu ser ve siddet cephesinin bugün zillete düsmüs siyasi isbirlikçileri kullanarak yeni bir kusatmayi sahneye koyduklari, 29 Ekim 1923 tarihinde yarim kalmis köhne emellerini tamamlamaya çalistiklari alenen görülmektedir.
Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108'inci yil dönümünde CHP'nin HDP ile hedef ve siyasi birligi tesis etmek maksadiyla bulusma ve görüsme plani, hitaminda artan ve yayginlasan hakli tepkilerden dolayi bu sancili görüsmenin mecburen ertelenmis olmasi bize baska bir izah ve ifade sansi birakmamaktadir. Zaferimizin 108'inci yil dönümünü ve sehitlerimizin aziz hatiralarini gölgelemek, adeta geçmisin rövansini almak niyetiyle programlanan CHP-HDP kavusmasi, simdilik sonraki bir tarihe tehir edilmistir. Bu kez takip edilen kirli yöntem kaleyi içeriden yikmak için isbirlikçi güruhu yüreklendirme, gayri milli zihniyetlerle amaç ve eylem ortakligi kurmaktir. Bu kapsamda siyasi muhalefet Türkiye'nin karsisina geçmis, milletimizi zillet anaforuna çekmek için dis baglantili yikim hesabi yapmaya baslamistir."
- "Zillet ittifaki bu dayatmanin koçbasi"
Türk milletinin üzerinde oynanan hasmane oyunlarin baslangicinin 20'nci yüzyilin basinda Çanakkale'de ayaklar altinda çignenen stratejik senaryolarda sakli oldugunu belirten Bahçeli, sunlari kaydetti:
"Günümüzde olup bitenler Lozan'da durdurulan emperyalist komplonun yeniden ve farkli formatlarla Türk milletine dayatilmasindan, bir nevi üretilen zehri kizilcik serbeti diye servis etmekten baska bir sey degildir. Zillet ittifaki bu dayatmanin koçbasi, bu servisin hizmetkaridir. Bugün karsimiza tekrar çikanlar, dün Çanakkale'de ezilenlerdir. Bugün karsimiza yeniden çikanlar, dün Milli Mücadele'de tepelenenlerdir. Bugün karsimiza bir kez daha çikanlar, ana karnindaki bebekleri süngüyle desen caniler, FETÖ'ye ve PKK'ya siyasi rant ve ikbal ugruna el uzatan çürümüslerdir."
- "Hiçbir vatan evladinin süphesi olmamali"
Dogal felaketlerin enkaz ve yikimini kaldirmak, derin yaralari sarmak için mücadele halinde olan Türkiye'yi Yeni Yüzyila tasiyacak olan muhtesem iradenin Çanakkale ruhuyla tecelli ettigini aktaran Bahçeli, "Bu ruhun harci istiklal ve istikbal sevdasiyla karilmistir. Bu ruhun hakki cumhurun muazzez iradesi tarafindan savunulacak ve dört basi mamur sekilde kavranacaktir. Bundan hiçbir vatan evladinin süphesi olmamalidir." degerlendirmesini yapti.
"Hep birlikte ve her seyden önce Türkiye" ahlak ve azminin, Çanakkale'nin feyziyle milli varligi, huzur, refah, güvenlik, birlik ve dirlik içinde yükselecek bir gelecek ufkuna cesaretle tasiyacagini belirten Bahçeli, sunlari kaydetti:
"Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108'inci yil dönümünde dogal felaketlerde hayatlarini kaybeden vatandaslarimiz basta olmak üzere, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaslarini, Çanakkale'de devlesen kahraman neferleri ve aziz sehitlerimizi hürmetle, rahmetle ve sükranla aniyorum. Ruhlari sad, mekanlari cennet olsun diyorum. Hiç unutulmasin ki Çanakkale yalnizca bir sehrin adi degil, dünyanin en büyük sehitliginin de ebediyen tütecek ocagi, dillerden hiç düsmeyecek sanli unvanidir. Bu sehitlikte tezahür eden milli irade ve tarihi emanetler, tipki bir mesale gibi sonsuza kadar yolumuzu aydinlatacaktir."