Akilli Çocuk Sofrasi'ndan ramazanda saglikli beslenme ve gida israfini önleyecek ipuçlariMehmet Kadir Kilinç- Beslenme ve Diyet Uzmani Asli Içingür: - "Çok hizli yemek yeme beyne tokluk sinyalinin iletilmesini yavaslatir. Çünkü beyin doyma sinyalini yemekten 15-20 dakika sonra verir. Iftarda ilk 10 dakikada her seyi yiyip bitirmek ciddi mide ve kalp sorunlarina yol açabilir. Iftar sonrasindaki süreci 2 ara ögün olarak bölmek, kilo kontrolü ve kan sekerinin regülasyonu açisindan oldukça önemli"
ISTANBUL (AA) - "Akilli Çocuk Sofrasi" projesi danismanlarindan Beslenme ve Diyet Uzmani Asli Içingür, çok hizli yemek yemenin beyne tokluk sinyalinin iletilmesini yavaslattigini belirterek, "Çünkü beyin doyma sinyalini yemekten 15-20 dakika sonra verir. Iftarda ilk 10 dakikada her seyi yiyip bitirmek ciddi mide ve kalp sorunlarina yol açabilir. Iftar sonrasindaki süreci 2 ara ögün olarak bölmek, kilo kontrolü ve kan sekerinin regülasyonu açisindan oldukça önemli." ifadelerini kullandi.
Banvit BRF'den yapilan açiklamaya göre, toplumsal yatirimlarinda dogru beslenme ve gida israfinin önlenmesi konusuna odaklanan Banvit BRF, Milli Egitim Bakanligi isbirligiyle hayata geçirdigi Akilli Çocuk Sofrasi projesi kapsaminda farkindalik yaratma ve toplumu bilinçlendirme çalismalarini sürdürüyor.
Açiklamada görüslerine yer verilen Akilli Çocuk Sofrasi danismanlarindan Beslenme ve Diyet Uzmani Asli Içingür, ramazan ayinda bu konularin daha da önem kazandigina dikkati çekerek, uzun süreli açlik dönemlerinde yeterli su, lifli gida tüketimi, yeme süresi konularinin yani sira gida israfini önleyici yöntemleri de siraladi.
- "Sahur ve iftar ögünlerinde su tüketimi en az 1,5-2 litre olmalidir"
Içüngür, uzun süreli açlik döneminde vücudun her zamankinden daha fazla suya ihtiyaç duydugunu belirterek, "Bu yüzden sahur ve iftar ögünlerinde su tüketimi en az 1,5-2 litre olmalidir. Bu dönemde dogal maden suyu da tüketilebilir ancak böbrek rahatsizligi ve kalp yetmezligi olanlar miktarina dikkat etmelidir. Içerigindeki mineraller, vücudun asit baz dengesinin kurulmasina destek saglar. Iftara baslamadan önce bir bardak sudan fazlasini tüketmek sakincali olabilir. Yemekten sonra yarim saat aralarla birer bardak su içilmelidir. Ihtiyaciniz olan su miktarini, 30-35 ml/kg basina hesaplayarak basit bir formülle bulabilirsiniz. Örnegin 70 kilogram bir birey için günlük su ihtiyaci 70x30=2.100 ml olarak hesaplanir." ifadelerini kullandi.
Lifin sindirim sistemi için oldukça önemli oldugunu vurgulayan Içüngür, sunlari kaydetti:
"Midenin bosalmasini geciktirir ve daha uzun süre tok tutar. Önerilen günlük 30 gram lif tüketilesi durumunda daha geç acikilir ve bagirsaklarda sorunlar yasanmaz. Yulaf, müsli, meyve, yesillikler, tam tahilli ya da tam bugday ekmekleri sahurda baslica tüketebilecek lif kaynaklaridir. Kuru meyveler de lif açisindan oldukça yüksek ve sahurda tüketimi önerilir. Ayrica, çok hizli yemek yeme beyne tokluk sinyalinin iletilmesini yavaslatir. Çünkü beyin doyma sinyalini yemekten 15-20 dakika sonra verir. Iftarda ilk 10 dakikada her seyi yiyip bitirmek ciddi mide ve kalp sorunlarina yol açabilir. Buradaki bir baska kritik nokta ise iftarla sahur arasini parçalara bölebilmek. Iftar sonrasindaki süreci 2 ara ögün olarak bölmek, kilo kontrolü ve kan sekerinin regülasyonu açisindan oldukça önemli. Sonuç olarak, yemek yavas ve küçük lokmalar seklinde tüketilmeli ve saatlere yayilmali."
- Ramazanda gida israfina dikkat
Asli Içüngür, gida israfinin dünyadaki tüm ülkelerde önemli bir sorun olduguna isaret ederek, Birlesmis Milletler Gida Israf Endeksi Raporu'na göre Türkiye'de her yil 7,7 milyon ton yiyecek ve içecegin israf edildigini, bu rakamin kisi basina düsünüldügünde yillik yaklasik 93 kilogram gida israfi anlamina geldigini bildirdi.
Tarim ve Orman Bakanligina göre Türkiye'de her gün 4,9 milyon ton ekmek israf edildigini aktaran Içüngür, su degerlendirmelerde bulundu:
"Ramazan ayinda ise bu rakamlar çok daha büyük boyutlara ulasiyor, Ramazan pidesi de en çok israf edilen gidalar arasinda yerini aliyor. Ramazan ayinda gün boyu aç kaldigimiz için canimiz pek çok sey çekiyor, alisveris listeleri kabariyor ve ihtiyacimiz oldugu kadar olmayan gidalar da alinabiliyor. Bu durum da gida israfinin önünü açiyor.
Basit önlemler alarak gida israfinin önüne geçmek mümkün. Alisveris genellikle oruçluyken yapilir ama öncesinde mutlaka tokken bir alisveris listesi hazirlamak israfi önlemeye yardimci olabilir. Iftar ve sahurda yenilecek yemekleri planlayip bir haftalik menü olusturarak fazla yemeklerin buzdolabinda unutulmasinin ve bozulmasinin önüne geçmek mümkün. Bu noktada hazirlanan yemeklerin dogru bir sekilde saklanmasi da büyük önem tasiyor. Yemekleri hava almayacak sekilde saklamak, pisirdikten 2 saat sonra buzdolabina kaldirmak ve bir sonraki tüketimde tencereden ihtiyaç kadarini alip isitmak evlerde en çok yapilan israf sekli olan yemek dökmenin önüne geçen önlemler. Ekmek, pide gibi unlu ürünler özellikle oda sicakliginda kaldiginda çok çabuk kurur ve bayatlar. Bu durumda çogu kisi bayatlayan ürünü çöpe atar. Bunu önlemek için 1-2 gün içerisinde tüketilecekse agzi kapali bir buzdolabi posetinde oda sicakliginda saklanabilir ya da daha uzun süre korumak için buzdolabinda saklanip istendiginde isitilarak tüketilebilir. Pideyi yumusatmak için de üzerini biraz nemlendirdikten sonra isitmak çözüm olabilir."
Uzun saatler süren açlik sonrasi yenen yiyeceklerin besin degerinin, nasil pisirildiginin, neler içerdiginin oldukça önemli oldugunu vurgulayan Içüngür, "Açken hazirlanan sofralarda yapilan en büyük hata bol kalorili ve karbonhidrat içeren pek çok yemegi ayni anda hazirlamak. Fakat bir anda bu kadar fazla miktarda yemek tüketilmesi hem hazimsizliga hem de gida israfina sebep olur. Bu noktada dengeli bir yemek düzeninin olusturulmasi oldukça kritik bir öneme sahip. Sofralarda hafif ama besin degeri yüksek yemekler, pismis ve çig sebzeler, hafif bir çorba bulundurmak çok daha iyi bir tercih olacaktir." ifadelerini kullandi.