Yönetmen Dervis Zaim, filmlerinin gelenekle iliskisini degerlendirdiÖmer Faruk Yildiz

Yönetmen Dervis Zaim, filmlerinin gelenekle iliskisini degerlendirdiÖmer Faruk Yildiz

ISTANBUL (AA) - Filmlerinde heykel, ebru, minyatür, hat sanati, gölge oyunlari ve mimariyi ele alan yönetmen Dervis Zaim, gelenekten hangi yöntemlerle faydalandigini Akademi Beyoglu'nda anlatti.

"Akademi Talks" seminerleri kapsaminda üniversite ögrencilerine hitap eden Zaim, ilk filmi Tabutta Rövasata'dan bu yana filmlerinde gelenekle iliski kurmaya çalistigini belirterek, "Gelenek oldukça genis bir deniz, hatta bir okyanus. Buradan tek bir biçimde yararlanmaktan bahsedilemez. Çesitli yollari vardir. Kendi inançlariniz, mesrebiniz uyarinca bu yollardan birini seçebilirsiniz." dedi.

Zaim, gelenekten iki sekilde istifade edilecegini kaydederek, "Birincisi, bizde sikça yapilan kes yapistir yöntemidir. Diyelim ki siir yaziyorsun, yazdigin siirin üzerine Mevlana'dan, Yunus Emre'den deyisler alip koyuyorsun. Bu kes yapistir yöntemidir. Bu yöntemde görüntü, melodi, mecaz vesair her seyi kullanabilirsin. Bu yönteme itirazim yok, bundan sanatsal seyler çikarilabilir. Ama derinlikli bir gelenekle irtibat yöntemi degildir." degerlendirmesinde bulundu.

- "Gelenekten bugüne metaforlar üretmek daha taze sonuçlar getirir"

Diger gelenekten yararlanma yönteminin daha derinlikli oldugunu vurgulayan Zaim, bu yöntemi, "Gelenegin yapilarina, içerigine, biçimine, izleklerine bakarsin. Inceledikten sonra onu, bugüne metaforlar üretebilmek için kullanirsin. Bu yöntem daha taze sonuçlar getirir." ifadeleriyle açikladi.

Zaim, Türk sinemasinda da gelenegin nasil kullanilacagina dair 1960'li yillarda tartismalarin basladigini, fakat bu tartismalardan faydali sonuçlar çikmadigini söyledi.

- "Sinema, zamani ve mekani tiraslama sanatidir"

Cenneti Beklerken filminde zaman ve mekan unsurlarini oynak bir sekilde kullandigini belirten Zaim, "Sinema, zamani ve mekani tiraslama sanatidir. Ben mekan bazli hareket ettigimi düsünüyorum." diye konustu.

Dervis Zaim, Rüya filminde de gelenegin mimarisinden faydalanmaya çalistiginin altini çizerek, "Osmanli mimarisinin temelini tekrar ve varyasyon olusturur. Rüya filmi de bu tekrar ve varyasyonu günümüze aktarma amaciyla hazirlandi. Tekrar ve varyasyon, bu filmde dört ayri kadinin oynadigi yerde çikti. Hepsi bu filmin ayni karakterini farkli durumlarda oynadilar. Film özgürlük ve kader üzerine sorular soruyor. Bir cami insa etmeye çalisan kadinin yasadiklarini anlatiyor." ifadelerini kullandi.

Seminerin ardindan Zaim, katilimcilarin sorularini yanitladi.

- Dervis Zaim

Sinemaya 1991'de çektigi "Kamerayi As" adli deneysel filmle baslayan Dervis Zaim, ilk profesyonel filmi Tabutta Rövesata'yi 1996'da çekti.

Kariyerine "Filler ve Çimen" (2000) ve "Çamur" (2003) filmleriyle devam eden yönetmen, 2006'da yönettigi "Cenneti Beklerken" filmiyle büyük begeni kazandi.

Son uzun metrajli filmi Rüya'yi 2016'da izleyiciyle bulusturan Zaim'in, gerçek bir suçluyu ele aldigi belgeseli "Tavuri", 15 Eylül'de vizyona girdi.