Yeditepe Üniversitesi'nden iklim degisikliginin etkilerine iliskin bilgilendirmeFatma Eda Topcu- Yeditepe Üniversitesi Mimarlik Fakültesi Dekan Yardimcisi Dr. Ögr. Üyesi Bengi Korgavus: - "2022'de dünya, geçen yüzyila göre 1,11 derece daha sicak oldu. Neredeyse tüm kara alanlarinda artik daha sicak günler ve sicak hava dalgalari görülmektedir ve görülmeye de devam edecek" - "Ingiltere Meteoroloji Ofisi'ne göre, üst üste üç yil yasanan serinletici etkiye sahip La Nina 2023 yilinda sona erdi ve bu

Yeditepe Üniversitesi'nden iklim degisikliginin etkilerine iliskin bilgilendirmeFatma Eda Topcu- Yeditepe Üniversitesi Mimarlik Fakültesi Dekan Yardimcisi Dr. Ögr. Üyesi Bengi Korgavus:
- "2022'de dünya, geçen yüzyila göre 1,11 derece daha sicak oldu. Neredeyse tüm kara alanlarinda artik daha sicak günler ve sicak hava dalgalari görülmektedir ve görülmeye de devam edecek"
- "Ingiltere Meteoroloji Ofisi'ne göre, üst üste üç yil yasanan serinletici etkiye sahip La Nina 2023 yilinda sona erdi ve bu

ISTANBUL (AA) - Yeditepe Üniversitesi Mimarlik Fakültesi Dekan Yardimcisi Dr. Ögr. Üyesi Bengi Korgavus, "2022'de dünya, geçen yüzyila göre 1,11 derece daha sicak oldu. Neredeyse tüm kara alanlarinda artik daha sicak günler ve sicak hava dalgalari görülmektedir ve görülmeye de devam edecek. 2023'ün kayitlardaki en sicak yillardan biri olacagi ön görülmekte." ifadelerini kullandi.

Yeditepe Üniversitesi'nden yapilan açiklamaya göre, dünyada iklim degisikliginin etkileri derinden hissedilirken, Soguk Evre 'La Nina'nin sona erdi, sicak evre 'El Nino' basliyor.

Açiklamada görüslerine yer verilen Dr. Ögr. Üyesi Bengi Korgavus, Türkiye'nin küresel isinmadan etkilenen ülkelerin arasinda yer aldigini belirterek, sunlari kaydetti:

"2022 yili önceki yillara göre daha sicak ve kurak geçti. Meteoroloji Genel Müdürlügü (MGM) Türkiye 2022 Yili Iklim Degerlendirmesi Raporu'na göre 2022 yili, 14,5 santigrat derece ile en sicak yedinci yil oldu. 2022 yili alansal yagislari, uzun yillar ortalamasina göre yüzde 12,1 azalma, 2021 yili yagislarina göre ise yüzde 4 azalma meydana geldi ve kuraklik riski giderek artmaktadir. MGM verilerine göre 2022 yilinda, 1.030 sira disi hava olayi yasandi, bu olaylarda özellikle son 20 yilda artis egilimi gözlendi. Amerikan Ulusal Havacilik ve Uzay Dairesi'nin (NASA) yaptigi arastirmalara göre ise son 9 yil, modern kayit tutmanin basladigi 1880’den bu yana en sicak yillar oldu.

2022'de dünya, geçen yüzyila göre 1,11 derece daha sicak oldu. Neredeyse tüm kara alanlarinda artik daha sicak günler ve sicak hava dalgalari görülmektedir ve görülmeye de devam edecektir. NASA’ya göre 2022’de üst üste üçüncü serinletici etkiye sahip La Nina yili yasanmis olmasina ragmen dünya genelinde bugüne kadar ölçülen en sicak besinci yil olarak rekor kirdi. La Nina'nin serinletici etkisinin küresel sicaklari düsürdügü, La Nina olmasaydi küresel ortalama sicaklarin çok daha yüksek olacagi tahmin edilmektedir. Ingiltere Meteoroloji Ofisi'ne göre, üst üste üç yil yasanan serinletici etkiye sahip La Nina 2023 yilinda sona erdi ve bu yil sicak evre olarak tanimlanan El Nino etkisi görülmesi beklenmektedir. Bu sebeple Ingiltere Meteoroloji Ofisi, 2023’ün kayitlardaki en sicak yillardan biri olacagini ön görmektedir."

- "Çevresel faktörler, her yil yaklasik 13 milyon insanin hayatini almakta"

Korgavus, iklim degisikliginin çevresel, toplumsal ve insan sagligi üzerinde hem dogrudan hem dolayli birçok etkisinin gözlendigine isaret etti.

Birlesmis Milletler verilerine göre çevresel faktörlerin, her yil yaklasik 13 milyon insanin hayatini aldigini bildiren Korgavus, "Iklim degisikligi insanlari yoksullastiran etkenleri arttirarak toplumlari fakirlestirmektedir. Yine Birlesmis Milletler verilerine göre son on yilda, hava durumuyla ilgili olaylar her yil ortalama 23,1 milyon insani yerinden etmis ve çok daha fazlasini yoksulluga karsi savunmasiz birakmistir. Mültecilerin çogu, en savunmasiz ve iklim degisikliginin etkilerine uyum saglamaya en az hazir olan ülkelerden gelmektedir." ifadelerini kullandi.

- "Toprak, enerji, sanayi, bina, ulasim ve sehirlerde hizli ve genis kapsamli dönüsümler yapilmasi gerekmekte"

Türkiye için yapilan öngörülere iliskin de bilgi veren Korgavus, su degerlendirmelerde bulundu:

"COP27'de açiklanan Saglik ve Iklim Degisikligi Türkiye Profiline göre, Türkiye’de iklim degisikligine bagli olarak kuraklik ve tarimsal üretimde azalma, su ve gida kaynakli hastaliklar, hava kirliliginin neden oldugu solunum yolu hastaliklari ve isi stresi, seller, firtinalar, orman yanginlari, böcek salginlari ve toprak kaymalari gibi daha sik görülen asiri iklim olaylari ve bunlara bagli gelisen orman biyoçesitliliginde ve ormanlarda kayiplar olmasi beklenmektedir.

Iklim krizinin önüne geçmek için Paris Iklim Anlasmasi imzalandi. Çözüm önerilerine baktigimizda, küresel isinmanin 1,5 santigrat derece dereceyle sinirlanmasi için toprak, enerji, sanayi, bina, ulasim ve sehirlerde hizli ve genis kapsamli dönüsümler yapilmasi gerekmektedir. Türkiye’nin hedefi gerçeklestirebilmesi için elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarinin payinin artirilmasi ve kömürden tamamen çikilmasi, ulasimda binek araçlarda ve toplu tasimada elektrikli araç oranin arttirilmasi, sanayi ve tarimda enerji verimliligi ve yenilenebilir enerji kullaniminin artirilmasi, konut ve ticari/kurumsal binalarda fosil yakit kullaniminin sonlandirilmasi ve elektrikle isinmaya geçilmesi gereklidir."

Korgavus, bunlarin yani sira kentlerde yesil alan miktarlarinin artirilmasi, kentsel yesil altyapi sistemlerinin olusturulmasi, yagmur bahçeleri, geçirimli dösemeler ve benzeri yöntemler ile yagmur suyu yönetimi yapilmasi, toplu tasima ve bisiklet yollarinin yayginlastirilmasi, yaya odakli kentsel tasarim, çevreye duyarli malzemelerin ve yenilenebilir enerji kaynaklarinin kullanilmasi önerilerinde bulunarak, geri dönüsüm ve doga tabanli çözümler ile kentlerin iklim degisikligine karsi dirençli hale getirmenin mümkün oldugunu ifade etti.