"Kusurlu müteahhitler için zaman asimi uygulanmasin" önerisiTanju Özkaya- Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekani Prof. Dr. Rauf Karasu: - "Hile ve agir kusur durumlarinda müteahhitlerin, binayi yapan kisilerin kesinlikle zaman asimindan yararlanmamasi lazim. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin bu kisilere karsi tazminat davasi açilabilmeli"

"Kusurlu müteahhitler için zaman asimi uygulanmasin" önerisiTanju Özkaya- Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekani Prof. Dr. Rauf Karasu:
- "Hile ve agir kusur durumlarinda müteahhitlerin, binayi yapan kisilerin kesinlikle zaman asimindan yararlanmamasi lazim. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin bu kisilere karsi tazminat davasi açilabilmeli"

ANKARA (AA) - TANJU ÖZKAYA - Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekani Prof. Dr. Rauf Karasu, deprem yönetmenligine aykiri bina yapan müteahhitlere karsi açilacak tazminat davalarinda 20 yil olan zaman asimi süresinin, kanun degisikligi yapilarak islememesi gerektigini söyledi.

Prof. Dr. Karasu, AA muhabirine, 6 Subat'taki Kahramanmaras merkezli depremlerden etkilenenlerin zararlarinin karsilanmasi için yapilmasi gerekenleri anlatti.

Dogal afetlerden etkilenen konut ve is yerlerinde olusacak zararlarin karsilanmasi için Dogal Afet Sigortalari Kurumu (DASK) sigortasinin devreye girdigini hatirlatan Karasu, bu durumda sigorta sirketince ödenen miktarin binanin satis degeri yerine, yeniden yapim maliyeti üzerinden hesaplandigini ifade etti.

Karasu, bu maliyet bedelinin ise son güncellemeyle metrekare basina 3 bin 16 liraya çikarildigini aktararak, "Buna göre DASK, hasar gören bir bina için magdurlara en fazla 640 bin TL ödeme yapiyor. Dolayisiyla burada depremzedelerin zararlarinin tamami maalesef karsilanmiyor. Çünkü kisinin zarari aslinda o binanin satisinin rayiç degeridir. Bu nedenle degerlendirmeyi, yapim maliyeti yerine satis degeri üzerinden yapmak lazim." diye konustu.

Deprem bölgelerinde primlerin biraz daha artirilip teminat limitlerinin de yükseltilmesi gerektigini ifade eden Karasu, "Zira 640 bin TL veya metre kare birim fiyati 3 bin 16 TL düsük kaliyor. Yapilacak bir degisiklikle en azindan deprem bölgelerinde bu limitler daha da yükseltilebilir." önerisinde bulundu.

- Uyari yapmayan sigorta sirektleri de sorumlu

Prof. Dr. Rauf Karasu, Türkiye'de vatandaslarin genellikle dogal gaz ve elektrik aboneligi için deprem sigortasi yaptirdiklarini, daha sonraki yillarda ise poliçelerini yenilemediklerini söyledi.

DASK tarafindan, sigorta poliçeleri bitmek üzere olanlara kisa mesaj yoluyla yenileme uyarisinda bulunuldugunu, uyari ya da bilgilendirme yapilmamasi halinde sigorta sirketlerinin kusurlu sayilacagini aktaran Karasu, "Yargitay, yenileme yapmayan sigortalinin kusurlu oldugunu kabul ediyor ancak hatirlatma yapmadigi için sigorta sirketini de kusurlu buluyor. Dolayisiyla sigorta sirketlerinin böylesi durumlarda tazminattan tamamen kurtulmasi mümkün degil." dedi.

Karasu, sigorta primlerinin daha düsük olmasi için ev ya da isyerinin metrekaresinin oldugundan daha az gösterildigini anlatarak, sigorta sirketleri de gerekli özeni göstermedigi için zararinin katlandigini belirtti.

DASK yaptirmayanlarin, sigorta sirketlerinin sagladigi imkanlardan yararlanamayacagini, evi depremde zarar gören ancak sigortasi olmayanlarin müteahhide karsi tazminat davasi açma hakki bulundugunu bildiren Prof. Dr. Karasu, bunun için öncelikle evin deprem yönetmeligine aykiri yapilip yapilmadiginin tespit edilmesi gerektigine dikkat çekti.

- Konutun tesliminden itibaren 20 yil içerisinde tazminat davasi açilabilir

Prof. Dr. Karasu, müteahhitlerin, sorumlu bulunmalari halinde konut ya da is yerinde olusan zararin tamamini karsilamak zorunda olduklarini belirterek, sunlari kaydetti:

"Ancak Borçlar Kanunumuza göre bina sahiplerinin, normal bir ayiptan dolayi dava açmak için 5 yillik bir zaman asimi süresi var ama binanin ayibi müteahhidin agir kusurundan veya hilesinden kaynaklaniyorsa bu durumda zaman asimi süresi 20 yil oluyor. Konutun tesliminden itibaren 20 yil içerisinde dava açilabilir. Bu sürenin yeterli olmadigini düsünüyorum. En azindan hile ve agir kusur durumlarinda, müteahhitlerin, binayi yapan kisilerin kesinlikle zaman asimindan yararlanmamasi lazim. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin bu kisilere karsi tazminat davasi açilabilmeli. Kisi malzemeden çaliyor, yönetmelige aykiri bina yapiyorsa süre asimina tabi olmamali. Böyle biri, 21 yil sonra deprem meydana geldiginde zaman asimi itirazinda bulunacak. Dolayisiyla kanun degisikligiyle agir kusur ve hileli durumlarda zaman asiminin islememesi veya 40 yila çikarilmasi gerekiyor."

Prof. Dr. Rauf Karasu, ikinci el konutlarda ise evin satin alindigi kisiye tazminat davasi açilabilecegini bildirdi. Karasu,"Çünkü evi satan kisi, evin deprem yönetmeligine göre yapildigini ve saglam oldugunu taahhüt ediyor. Böyle bir durumda tazminat ödemek zorunda kalan kisi de bu zarari müteahhide rücu ettirebilir. Bu nedenle zaman asimi çok önemli. Aradan bu kadar zaman geçtikten sonra ilk asil kusurlu olan müteahhit zaman asimi nedeniyle sorumluluktan kurtulabilir. Dolayisiyla zaman asimi süresinin burada kesinlikle islememesi gerekiyor." diye konustu.

- Yangin sigortasi yaptiranlar daha fazla tazminat alabilir

Dogal afetlerde olusacak maddi zararlarin tamaminin karsilanmasi için zorunlu deprem sigortasinin yaninda ihtiyari deprem sigortasi da yaptirilabilecegini belirten Karasu, "Ihtiyari deprem sigortasi her ne kadar Türkiye'de çok fazla yaygin olmasa da yangin sigortasi içinde deprem sigortasi klozu var. Dolayisiyla yangin sigortasi yaptiran vatandaslarimiz poliçelerine baksin. Mutlaka bir deprem klozu vardir, dolayisiyla DASK'in ödedigi limitin üzerinde, ayni zamanda yangin sigortasindaki deprem klozuna dayanarak daha fazla tazminat alabilirler." bilgisini verdi.