Cumhurbaskani Erdogan, AK Parti TBMM Grup Toplantisi'nda konustu: (3)Ismail Çimen-"Deprem bölgesine seçim kampanyasi baslatmaya gidenler, bizim oradaki insanlarimizla aramizdaki muhabbeti, sevgiyi, güven iliskisini anlayamaz" - "Bu uzun ve mesakkatli sürecin sonunda masallah gerçekten erkenden açiklansa pek bir yipranacak, örselenecek, sona saklanmasi sayesinde tüm bunlardan kurtulacak bir isim çikti: Aylardir cumhurbaskani adayi oldugunu hem kendisi bizzat izhar eden hem partisindeki tüm yöneti
TBMM (AA) - Cumhurbaskani ve AK Parti Genel Baskani Recep Tayyip Erdogan, "Deprem bölgesine seçim kampanyasi baslatmaya gidenler, bizim oradaki insanlarimizla aramizdaki muhabbeti, aramizdaki sevgiyi, aramizdaki güven iliskisini anlayamaz." dedi.
Erdogan, partisinin TBMM Grup Toplantisi'ndaki konusmasinda, yaklasik 2 hafta önce Istanbul'da, Türkiye'nin önde gelen bilim insanlari ve uzmanlariyla kapsamli bir toplanti yaptiklarini, bu çerçevede kiymetli fikirlerin ifade edildigini animsatti.
Türkiye Ulusal Risk Kalkani Modeli toplantisinda gördükleri anlayis birliginin, bundan sonraki çalismalar için umut verdiginin altini çizen Erdogan, Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakani Murat Kurum'un, Gaziantep'te yaptigi ikinci toplantiyla 13 çalisma grubu olusturarak bu süreci kararlilikla sürdürdügünü anlatti.
Cumhurbaskani Erdogan, gelismeleri yakindan takip etmeye, atilan her adimi desteklemeye, çikan engelleri asmaya devam edeceklerini vurgulayarak sunlari söyledi:
"Hiç süphesiz bu kadar büyük bir alanda yasanan böylesine devasa bir yikim ve beraberinde getirdigi sayisiz sikinti sebebiyle kimi eksikler, aksakliklar elbette olabilir. Allah'in izniyle bunlarin hepsini de kisa sürede giderecegiz. Önemli olan samimiyetle ve fayda saglayacak sekilde depremzede vatandaslarimizin yaninda yer almaktadir. Biz kendimizi asla hiçbir sorumluluk üstlenmeden, ortada dolasip sadece konusan, sadece ezberlerini, yalanlarini, kinlerini tekrarlayan deprem turistleriyle kiyaslayamayiz. Böyle bir kiyas hem bize hem depremzede vatandaslarimiza haksizlik olur."
- "Maalesef arzu edilen muhalefeti görmedik"
Cumhurbaskani Erdogan, depremin ilk gününden beri AK Parti gündeminin, seçim sürecinde depremin yaralarinin sarilmasina yönelik olacagini belirttiklerini animsatti. "Anlasilan o ki birileri bu sözü yanlis anlamis." diyen Erdogan, sözlerini söyle sürdürdü:
"Biz Hatay'iyla, Kahramanmaras'iyla, Adiyaman'iyla, Malatya'siyla, diger sehirleriyle deprem bölgesine sadece insanlarimizla dertlesmeye, çalismalari yerinde takibe, tespitlerimiz dogrultusunda gereken talimatlari vermeye gideriz. Allah'in izniyle bundan sonra da depremde zarar gören il ve ilçelerimizi ziyaret edecek, atilan her adimi, yapilan her isi bizzat yerinde görecek, depremzedelerimizde kucaklasmayi sürdürecegiz. Deprem bölgesine seçim kampanyasi baslatmaya gidenler, bizim oradaki insanlarimizla aramizdaki muhabbeti, aramizdaki sevgiyi, aramizdaki güven iliskisini anlayamaz. Hadi bu zatin, seçim kampanyasini deprem yikintilari önünde baslatarak yaptigi siyasi utanmazligi, siyasi ihtirasi, siyasi arsizligi, bir kenara biraktik diyelim; peki gittigi yerde depremin ilk saatlerinden biri gece gündüz orada çalisan bakanlarimiza, valilerimize, kamu görevlilerimize edepsizce iftira atmasina ne diyecegiz?
Üste 'Basimiz sag olsun' yazip, altinda oradaki acili insanlarin yüzlerini kizartacak, baslarini egdirecek sözler etmek kimin hangi derdine derman olabilir? Yarisi yalan, yarisi yanlis bir konusma depremde cani yanan, evi yikilan hangi kardesimizin yüregini ferahlatir, umudunu arttirir? Bugüne kadar sayisiz defa tekrarlanmis bühtanlari bir kez daha gündeme getirmek, ülkenin ve milletin hangi meselesine çözüm getirir? Bu zatin söyledigi yalanlar, kurumlarin açiklamalariyla, mahkeme kararlariyla, vicdan sahibi herkesin beyanlariyla defalarca yüzüne vuruldu ama manada ne yazik ki çok çok geride bir kisilik var. Iste bu kisilik sebebiyle biz maalesef arzu edilen muhalefeti görmedik, göremiyoruz. Aslina bakilirsa 'Depremin sorumlusu kim?' sorusunu sorabilecek kadar hayattan kopuk birisine ne desek bos. Böyle birisinin derdi, ne bu ülkedir ne bu millettir ne de oradaki depremzedelerdir."
- "Daha ne tür kepazeliklere sahit olacagiz"
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, bir yilda yikilan sehirleri yeniden ayaga kaldirmanin pesinde olduklarini, muhalefetin derdinin ise baskalarinin emeginin üzerine konmak oldugunu dile getirdi.
Ortaya çikan tablonun bile tek basina, kimin nerede durdugunu, kimin ufkunun ve çapinin ne oldugunu gösterdigini belirten Erdogan, "Ortada fol yok yumurta yokken bunlarin kendilerini kaptirdiklari ihtiras rüzgarlari, sergiledikleri kibir, takindiklari bencilce tavir karsisinda insanlik adina, oradaki mazlumlar ve magdurlar adina biz utandik. Bakalim ilerleyen günlerde daha neler görecek, neler duyacak, ne tür kepazeliklere sahit olacagiz. Yaziktir, günahtir. Milletimizin gelecegini emanet ettigi siyaset kurumunu bu seviyeye düsürmeye kimsenin hakki yoktur." dedi.
Erdogan, muhalefet partilerinin bir yil önce Millet Ittifaki adi altinda bir araya geldigine, defalarca toplanip dagildigina isaret ederek seçim ittifakinin gereginin, cumhurbaskani adayini belirlemek ve milletvekilligi listelerindeki muhtemel isbirliginin çerçevesini çizmek oldugunu vurguladi.
- "Bu asil millet bunlari yutmaz"
Milletvekili listesinin belirlenmesinin seçim takviminin baslamasiyla da olabilecegine dikkati çeken Cumhurbaskani Erdogan, söyle devam etti:
"Ama cumhurbaskani adayi dediginiz kisi yürütmeyi temsil edecek. Dolayisiyla millete karsi söyleyecegi sözü olan kisidir. Soruyorlar 'Kaç yardimcin olacak?' Ne diyor, 'Cumhurbaskaninin bir yardimcisi olabilir, 5, 10, 15, 500, 1500 olabilir' Buradan milletime sesleniyorum, ben bir tane baskan yardimcisi atadigimda ne demisti? 'Bir baskan yardimcisiyla bu ülke nasil yönetilecek?' Simdi geldik bugüne. Birden 1500'e kadar baskan yardimcisi atanabilirmis. Tabii böyle olmasi çok çok önemli, neden? Altili masanin etrafinda toplananlara bir seyler dagitilacak. Bu dagitimi yapabilmek için de yeteri sayida baskan yardimcisi olmasi lazim. Bu anlayisla zannediyor ki benim milletim gafil. Bu asil millet bunlari yutmaz, gereginin cevabini da 14 Mayis'ta size verir. Olay bu kadar basit. Türkiye gibi, içeride ve disarida pek çok gündemi olan bir ülkede bu sözün seçim takvimindeki iki aya sigdirilmasi mümkün degil. Altili koalisyon, aylar boyunca cumhurbaskani adayini belirleyemeden toplanip dagilirken 'Adayimiz hazir ama yipranmasin diye açiklamiyoruz.' dediler. Simdi yardimcilari da yine yipranmasin diye açiklamiyorlar. Sonuçta artik kaçacak, göçecek, erteleyecek, topu taca atacak yerleri kalmayinca artik bu isimleri de açiklamak için herhalde tekrar tekrar bir araya gelecekler."
Erdogan, bu toplantilarda çikan bir kavganin esi benzerinin demokrasi tarihinde olmadigini, masanin altinin üstüne geldigini dile getirdi. Birilerinin önce masadan kalktigini, sonra her nasilsa tekrar oturdugunu veya oturtuldugunu ifade eden Erdogan, sunlari kaydetti:
"Bu kavgada söylenen sözlerin, ortaya atilan ithamlarin, edilen hakaretlerin, yapilan tehditlerin çetelesini tutanlar herhalde epeyce kalin bir dosya sahibi olmuslardir. Nedeni ve nasili bizi ilgilendirmeyen bu rezil kavganin ardindan CHP'nin iki büyüksehir belediye baskanini da isin içine katarak zar zor adaylarini ilan ettiler. Bu uzun ve mesakkatli sürecin sonunda masallah gerçekten erkenden açiklansa pek bir yipranacak, pek bir örselenecek, sona saklanmasi sayesinde tüm bunlardan kurtulacak bir isim çikti. Kim bu isim? Aylardir cumhurbaskani adayi oldugunu hem kendisi bizzat izhar eden hem partisindeki tüm yöneticilerine söyleten hem medyada yazdiran CHP Genel Baskani. Sonunda bay bay Kemal, birilerini öne sürmek, birilerinin arkasina saklanmak yerine karsimiza çikacak, bizimle er meydaninda yarisacak cesareti gösterdi. Insallah 14 Mayis'a kadar altili koalisyonun adayiyla demokratik bir sekilde yarisacak, ondan sonra da insallah kendisine gereken koltugu verecegiz."
(Sürecek)