CHP Genel Baskani Kiliçdaroglu HDP'yi ziyaret ettiErtugrul Subasi,Zehra Aydin Turapoglu,Gazi Nogay- TBMM'de gerçeklesen ziyarette Kiliçdaroglu, HDP Es Genel Baskanlari Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüstü - Kemal Kiliçdaroglu: - "Kürt sorunu da dahil bütün sorunlarin çözüm adresi TBMM'dir" - "13. Cumhurbaskani adayi olarak bu ülkede kavgayi bitirecegim, milletimize söz veriyorum" - HDP Es Genel Baskani Mithat Sancar: - "Görüsmenin içerigini kurullarimiza tasiyacagiz, ittifak güçlerimiz ile

CHP Genel Baskani Kiliçdaroglu HDP'yi ziyaret ettiErtugrul Subasi,Zehra Aydin Turapoglu,Gazi Nogay- TBMM'de gerçeklesen ziyarette Kiliçdaroglu, HDP Es Genel Baskanlari Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüstü
- Kemal Kiliçdaroglu:
- "Kürt sorunu da dahil bütün sorunlarin çözüm adresi TBMM'dir"
- "13. Cumhurbaskani adayi olarak bu ülkede kavgayi bitirecegim, milletimize söz veriyorum"
- HDP Es Genel Baskani Mithat Sancar:
- "Görüsmenin içerigini kurullarimiza tasiyacagiz, ittifak güçlerimiz ile

TBMM (AA) - CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, TBMM'de HDP Es Genel Baskanlari Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüstü.

TBMM HDP Grup Toplanti Salonu'nda yaklasik 1 saat süren görüsmenin ardindan liderler ortak açiklama yapti.

Buldan ve Sancar'a randevu talebini kabul ettikleri için tesekkür eden Kiliçdaroglu, Millet Ittifaki'nin hazirladigi anayasa degisiklikleri metninin, güçlendirilmis parlamenter sistemle ilgili doküman ve ortak mutabakat metninin birer örnegini takdim ettiklerini belirtti. Türkiye'nin pek çok sorununu görüstüklerini aktaran Kiliçdaroglu, sunlari söyledi:

"Bagimsiz ve tarafsiz yargi mutlaka olmali, hukuk devleti mutlaka olmali. Giderek bozulan gelir dagilimindaki dengesizligin giderilmesi gerekiyor. Sosyal devletin mutlaka güçlü bir sekilde hayata geçirilmesi gerekiyor. Temel hak ve hürriyetlerin korunmasi da ortak talep olarak dillendirildi. Mutlaka temel hak, özgürlükler korunsun. Çevre ve iklim degisikligi konusundaki duyarlilik karsilikli olarak ifade edildi. Gerçekten de çevre ve iklim degisikligi var. Bu konuda ciddi hazirliklar yapmak gerekiyor. Dünyanin önlem aldigi bir ortamda Türkiye'de iktidarin önlem almamasi, bunu görmezlikten gelmesi bu tür felaketlerin olusmasinda devletin hazirliksiz olmasina yol açiyor."

Görüsmede, yerel yönetimler üzerinde duruldugunu da dile getiren Kiliçdaroglu, yerel yönetimlere kayyum atanmasini dogru bulmadigini ifade ettigini aktardi. Kiliçdaroglu, seçimle gelenin seçimle gidecegini belirterek, "Demokrasinin temel kuralidir. Siz demokrasiyi yok ederseniz, halkin, milletin iradesini ipotek altina alirsaniz, 'Sizin verdiginiz oylari ben kabul etmiyorum, ben buraya kendi istedigim atamayla gelen birisini getirecegim.' derseniz bu dogru bir uygulama degildir. Demokrasiye aykiridir." diye konustu.

Demokrasiyi her ortamda, her yerde, her kosulda savunmak gerektiginin altini çizen Kiliçdaroglu, demokrasiyi savunmanin insan haklarini, yargi bagimsizligini, kadin erkek esitligini savunmak anlamina geldigini söyledi.

- "Siyaset kavga alani olmamali"

Kemal Kiliçdaroglu, siyasetin artik bir kavga alani olmamasi ve önünün açilmasi gerektigini dile getirerek söyle devam etti:

"Bu ülke kavgadan bikmadi mi? Bu aksam büyük bir ihtimalle gene belli televizyon kanallarinda bir sürü sey söylenecek, yazilacak, çizilecek, anlatilacak. Arkadaslar siz kavgadan bikmadiniz mi? Kucaklasmak, bir araya gelip uygar insanlar gibi tartismak varken niye kavga ediyoruz, hangi gerekçeyle kavga ediyoruz? Toplumu niçin kamplastiriyoruz, niçin ayristiriyoruz? Biz, birlikten, beraberlikten yanayiz. Beraber bu ülkenin kalkinmasi, büyümesi, var olan bütün sorunlarin çözümü için ortak hareket etmekten yanayiz. Siyaset sorun yaratmamali, siyaset var olan sorunlari çözmeli. Bunun için siyaset var zaten. Siyaset sorun yaratiyorsa bu sorun ülkenin büyümesine, kalkinmasina, kadin erkek esitligine negatif yansiyor. Bunun ortadan kalkmasi lazim."

Kiliçdaroglu, 21. yüzyilda hala "Nasil parti kapatilir?" arayisinda olundugunu ileri sürerek bu arayisin dogru olmadigini belirtti.

Parti kapatmanin dogru olmadigini, bugüne kadar kapatilan partilerin farkli isimlerle tekrar siyaset sahnesinde yer aldigini anlatan Kiliçdaroglu, parti kapatmayla ilgili ortak mutabakat metninde düzenlemeler bulundugunu kaydetti. Kiliçdaroglu, parti kapatmanin zorlastirilmasi gerektigini ifade etti.

Kadina yönelik siddetin mutlaka son bulmasi gerektigini vurgulayan Kiliçdaroglu, toplumun bu konuda bir duyarliligi oldugunu, bu duyarliligi siyaset kurumunun da hissetmesi gerektigini söyledi.

Kadina yönelik siddete sessiz kalmanin dogru olmayacagini dile getiren Kiliçdaroglu, bu konuda siyaset kurumunun da tavir almasi gerektigini belirtti.

CHP lideri Kiliçdaroglu, bütün dezavantajli gruplarin haklarinin teslim edilmesi, kentlerde, köylerde, hayatin her alaninda özgürce yasamasinin yollarinin açilmasi gerektigini kaydetti.

Siyasi iktidarin yargiyi siyasallastirmasini, yarginin siyasetin üstünde bir "sopa" olarak kullanilmasini asla kabul etmediklerini aktaran Kiliçdaroglu, hakimin, hukukun üstünlügü ve vicdani kanaatine göre karar verecegini söyledi. Kemal Kiliçdaroglu, "Yargiçlardan bunu bekliyoruz. Siyasal iktidarin baskilarina direnmesini bekliyoruz. Kendi vicdanlarinin sesini dinlemelerini istiyoruz. Bu oldugunda gerçek bir demokrasiyi insa edebiliriz." dedi.

Kahramanmaras depremlerinin ardindan acil bir onarim programina ihtiyaç oldugunun ifade edildigini, bu düsünceye kendilerinin de katildigini anlatan Kiliçdaroglu, bu kapsamda bölgeyle ilgili özel bir planlama yapilmasinin sart oldugunu dile getirdi.

- "Her sorunun çözüm adresi TBMM'dir"

Kürt sorununun çözüm adresinin TBMM oldugunu vurgulayan Kiliçdaroglu, "TBMM'nin varligi, zaten sorunlari çözen bir meclis olmasindan kaynaklanmaktadir." dedi.

Kurulusundan bu yana Türkiye'nin en temel sorunlarinin TBMM'de çözüldügüne isaret eden Kiliçdaroglu, sözlerini söyle sürdürdü:

"Biz milletin sagduyusuna güvenerek buraya getirdigi, seçtigi parlamenterlerle birlikte var olan sorunlarin tamamini çözmeye haziriz ve çözecegiz, göreceksiniz. Hiçbir sorun çözümsüz degildir. Her sorunun çözüm adresi TBMM'dir. Yani milletin iradesiyle bu sorunlarin tamami çözülür. TBMM'nin kapasitesi sorun çözmeye yeterli degil mi? Yeterlidir. Biz Ikinci Yüzyila Çagri Beyannamemizde Kürt sorununun çözüm adresinin de TBMM oldugunu açik ve net olarak vurguladik ve bizim kurultayimizdan oy birligiyle çikti bu kararlarin tamami."

Kiliçdaroglu, demokrasiyi, insan haklarini, kadin-erkek esitligini savunduklarini, hiç kimsenin ötekilestirilmemesi gerektigine inandiklarini vurgulayarak, "Çevreden, iklimden insan haklarina, demokrasiye, yargi bagimsizligina kadar, dezavantajli gruplarin haklarinin teslim edilmesine, kadin-erkek esitligine kadar bu ülkeye demokrasiyi ya getirecegiz, ya getirecegiz. Bu isin ortasi yok. Kavga yok, özgürce, beraber tartisacagiz." diye konustu.

Her seyi oturup konusacaklarini, anlasamadiklarinda da yeniden oturup konusacaklarini belirten Kiliçdaroglu, medyanin, toplumu ayristiran ve kutuplastiran dilden kaçinma sorumlulugunun farkina varmasi gerektigini söyledi. Kiliçdaroglu, "13. Cumhurbaskani adayi olarak bu ülkede kavgayi bitirecegim, milletimize söz veriyorum. Kimligi ne olursa olsun, inanci ne olursa olsun, yasam tarzi ne olursa olsun insan insandir ve benim basimin üstünde yeri vardir. Baktigim açi budur." dedi.

TBMM Genel Kurulunda Kürtçe konusmalarin, tutanaklarda "bilinmeyen bir dil" diye yazildigina isaret eden Kiliçdaroglu, sunlari kaydetti:

"TBMM'de kürsüde konusulur, 'Ingilizce' yazar parantez içinde, bu söz Ingilizcedir, Fransizca söz Fransizcadir vs. Her sey yazilir. Konusma metninin içinde Kürtçe bir cümle geçtigi zaman 'bilinmeyen bir dil' deniyor. Ya Allah askina bu ülkenin insanlarinin vicdanlarina sesleniyorum; TRT'nin TRT Kürdi diye bir kanali var, yayin yapiyor. Nasil olurda buraya 'bilinmeyen bir dil' diye yaziyorsunuz? Binlerce yildir konusulan bir dili neden 'bilinmeyen bir dil' diye yaziyorsunuz? Simdi ben vicdan, ahlak, erdem, bilgi sahibi herkese soruyorum; devlete çifte standart yakismaz. Dogru degildir. Herkesin diline saygi göstereceksiniz. Evet, resmi dilimiz Türkçe. Eyvallah, kimsenin bir sey dedigi yok zaten ama siz devlet olarak çifte standart yapamazsiniz. Çifte standart yaptiginiz zaman vatandaslarinizi ayiriyorsunuz demektir, ayristirma yapiyorsunuz demektir, bir grup insani bir grup insana düsman ediyorsunuz demektir. Bu, emperyal güçlerin Türkiye'ye oynadiklari bir oyundur. Bu oyundan da Türkiye'yi kurtaracagiz. Herkes rahat olacak bu ülkede. Kimseyi düsman olarak görmeyecek, kimseyi ötekilestirmeyeceksin. Herkesin inancina, kimligine, yasam tarzina saygi göstereceksiniz. Yeni bir baslangiç yapacagiz. Ahlakli, demokratik, herkesi kucaklayan bir baslangiç yapacagiz. Kavgadan arinan bir toplum. Toplum suna odaklanacak; nasil büyüyecegiz, nasil gelisecegiz, issizligi nasil çözecegiz, bölgeler arasindaki dengesizligi nasil giderecegiz? Deprem bölgesinde binlerce, milyonlarca insanin sorunu var. Bu sorunu nasil çözecegiz? Toplum buraya odaklanmali. Kisir tartismalarin içine odaklanmamali. Burada da basin mensuplarina büyük görevler düsüyor."

- Buldan ve Sancar'in açiklamalari

HDP Es Genel Baskani Pervin Buldan, görüsmede Türkiye'nin en temel sorunlarini, halkin ve kamuoyunun beklentilerini konustuklarini söyledi. Kiliçdaroglu'na görüsmede sundugu bilgiler için tesekkür eden Buldan, "Sayin Baskan'i bugün burada agirlamamizin nedeni Kürt sorununun demokratik çözümünün TBMM çatisi altinda olmasindan yana oldugumuzu göstermekti. Sayin Baskan'in buna vesile olmasini tercih ettik. Basta Kürt sorunu olmak üzere Türkiye'nin bütün sorunlarinin çözümünde toplumun bizden beklentilerini ve gelecek seçimler sonrasi yapilacaklari da istisare ettik." dedi.

HDP Es Genel Baskani Mithat Sancar ise Türkiye'nin çok boyutlu bir kriz dönemi yasadigini, depremin de bu krizin tablosunu gözler önüne serdigini anlatti. Yapici bir görüsme gerçeklestirdiklerini dile getiren Sancar, Türkiye'nin depremden zarar görenler ve yapilar için acil bir onarim programina ihtiyaci oldugunu belirtti.

Yeni bir baslangica ihtiyaç oldugunu ifade eden Sancar, söyle devam etti:

"Yeni baslangiç demokrasi, insan haklari, adalet ve özgürlük temelinde bir yasam ve sistem kurmakla ancak mümkün olacaktir. Bu konularda görüslerimizi paylastik. Bu görüsmeyi Meclis'te yapmamizin nedeni de çözüm adresi olarak TBMM'yi gördügümüzü vurgulamaktir. Türkiye'nin bütün sorunlari burada genis bir toplumsal mutabakatla çözülmelidir. Görüsmenin içerigini kurullarimiza tasiyacagiz, ittifak güçlerimiz ile bu görüsmeyi, degerlendirecegiz ve çok geçmeden 1-2 gün içinde kamuoyuna daha ayrintili bir açiklama yapacagiz."