Avrupa temiz sanayisini büyütmek istiyorAta Ufuk Seker- AB Komisyonu Baskani Ursula von der Leyen: - "Biz Avrupalilarin, kendi temiz teknoloji sanayimizi daha iyi büyütmemiz gerekiyor" - "Salgin ve savas bize bagimliliklar hakkinda bir ders verdi. Bagimsiz olmak istiyorsak acilen tedarik zincirlerimizi benzer düsünen ortaklarla güçlendirmeli ve çesitlendirmeliyiz"

BRÜKSEL (AA) - Avrupa Birligi (AB) Komisyonu Baskani Ursula von der Leyen, Avrupa'nin kendi temiz teknoloji sanayisini daha fazla büyütmesi, bunun için prosedürlerin hizlandirilmasi ve finansmana erisimin artirilmasi gerektigini söyledi.

Von der Leyen ve AB Konseyi Baskani Charles Michel, Strazburg'da düzenlenen Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulunda 23-24 Mart’ta yapilacak AB Zirvesi konulu oturumda konusma yapti.

Von der Leyen, geçen hafta ABD'de temaslarda bulundugunu animsatarak, ABD Baskani Joe Biden'la enflasyonu düsürme yasasi hakkinda çok iyi bir görüsme gerçeklestirdigini anlatti.

ABD'deki enflasyonu düsürme yasasinin bazi unsurlarindan endise duyduklarini ve bunun çözülmesi gerektigini belirten von der Leyen, bu sorunlari giderecek çözümler gelistirdiklerini vurguladi.

Von der Leyen, Avrupa'daki elektrikli otomobil üreticilerinin ABD'deki vergi indirimlerine erismesine izin verilecegini, ABD ile kritik ham madde konusunda anlasma görüsmeleri ile temiz teknoloji sanayisine tesvikler konusunda seffaf bir diyalog basladigini ifade etti.

"Biz Avrupalilarin, kendi temiz teknoloji sanayimizi daha iyi büyütmemiz gerekiyor. Prosedürleri hizlandirmamiz ve basitlestirmemiz, kamu ve özel finansmana daha iyi erisim saglamamiz gerekiyor.” diyen von der Leyen, net-sifir teknolojilerde küresel pazarin 2030 yilina kadar 3 katina çikacagini belirtti.

Von der Leyen, Yesil Mutabakat Sanayi Plani ile Avrupa'nin kendi temiz teknoloji sanayi tabanini destekleyecegini vurguladi.

- Iki yasa teklifi açiklanacak

Yesil Mutabakat Sanayi Plani'nin en önemli unsurlarinin "Net Sifir Sanayi Yasasi" ve "Kritik Hammaddeler Yasasi" olduguna dikkati çeken von der Leyen, AB Komisyonu'nun bu yasa tekliflerini yarin açiklayacagini anlatti.

Von der Leyen, "Avrupa'da, 2030 yilina kadar ihtiyaç duyulacak temiz teknolojinin en az yüzde 40'ini üretebilmek istiyoruz." dedi.

Bu noktada, izin ve prosedürleri kolaylastirdiklarini, kamu destek programlarini basitlestirdiklerini ifade eden von der Leyen, vergi muafiyetleri ve AB fonlarinin esnek kullanimina da izin verdiklerini animsatti.

Von der Leyen, Kritik Hammaddeler Yasasi'nin da yarin teklif edilecegine isaret ederek, bu yasanin dijital ve yesil dönüsüm için çok ihtiyaç duyulan kritik malzemelerin tedarikini güvence altina alacagini ifade etti.

"Kritik ham maddelere olan talep on yillar boyunca önemli ölçüde artacak." diyen von der Leyen, AB'nin bu stratejik ham maddelerde büyük ölçüde birkaç ülkeye bagimli oldugunu hatirlatti.

- Salgin ve savas ders verdi

Von der Leyen, "Nadir element tedarikimizin yüzde 98'ini ve magnezyum ihtiyacimizin yüzde 93'ünü Çin'den sagliyoruz. Salgin ve savas bize bagimliliklar hakkinda bir ders verdi. Bagimsiz olmak istiyorsak acilen tedarik zincirlerimizi benzer düsünen ortaklarla güçlendirmeli ve çesitlendirmeliyiz.” dedi.

Avrupa'da daha fazla maden ve mineral çikarmak istediklerini vurgulayan von der Leyen, yasanin Avrupa sirketlerinin çabalarina destek olacagini belirtti.

Von der Leyen, kritik ham maddelerde Avrupa'daki isletme kapasitesini yillik tüketimin en az yüzde 40'ina çikarmak istediklerini ifade etti.

- Avrupa AR-GE'yi artiracak

Avrupa ülkelerinin GSYH'nin yüzde 3'ünü AR-GE yatirimlarina saglama hedefi oldugunu animsatan von der Leyen, bu miktarin günümüzde yetersiz oldugunu ve AR-GE'yi daha da artirmayi hedeflediklerini belirtti.

AB Konseyi Baskani Michel de, "Çin ve ABD bize esit uzaklikta degil. Biz, ABD'nin sadik ve güvenilir bir ortagiyiz. Tarihi baglara odaklanmak istiyoruz." dedi.

Çin'in günümüzde uluslararasi arenada önemli bir aktör konumuna geldigini animsatan Michel, Avrupa'nin Çin'le iliskilerinde demokrasi ve insan haklari gibi degerleri savunmasi, ekonomik iliskileri dengelemesi gerektigini vurguladi.